142 visiteur(s) et 0 membre(s) en ligne.
  Créer un compte Utilisateur

  Utilisateurs

Bonjour, Anonyme
Pseudo :
Mot de Passe:
PerduInscription

Membre(s):
Aujourd'hui : 0
Hier : 0
Total : 2270

Actuellement :
Visiteur(s) : 142
Membre(s) : 0
Total :142

Administration


  Derniers Visiteurs

lalem : 2 jours
SelimIII : 4 jours
adian707 : 5 jours
cengiz-han : 7 jours
Kikasddd : 7 jours


  Nétiquette du forum

Les commentaires sont sous la responsabilité de ceux qui les ont postés dans le forum. Tout propos diffamatoires et injurieux ne sera toléré dans ces forums.


Forums d'A TA TURQUIE :: Voir le sujet - Idam cezasi...
Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum Forums d'A TA TURQUIE
Pour un échange interculturel
 
 FAQFAQ   RechercherRechercher   Liste des MembresListe des Membres   Groupes d'utilisateursGroupes d'utilisateurs    

Idam cezasi...

 
Poster un nouveau sujet   Répondre au sujet    Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum » Forum en langue turque
Voir le sujet précédent :: Voir le sujet suivant  
Auteur Message
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13627
Localisation: Paris

MessagePosté le: 20 Fév 2015 1:15    Sujet du message: Idam cezasi... Répondre en citant

Gencecik kizin universiteden eve giderken bindigi minibus soforu tarafindan hunharca oldurulmesinden sonra muhafazakar etiketli politikaci ve gazeteciler \"idam isteruk\" diye çigirtkanliga basladi.

Olayin gerçek nedenlerinden kaçip dikkat dagitmaktan, konuyu baska yone çekmekten baska bir amaci yok olsa gerek bu idam cezasi isteyenlerin, daha hala idamin çozum olmadigini, idamin da katilin pozisyonuna dusmek oldugu idrak edemeyecek kapasite bunlar.

Allah\'tan oldurulen kizin babasi buyuk bir olgunlukla idam cezasinin çozum olmadigini dile getirdi...
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13627
Localisation: Paris

MessagePosté le: 20 Fév 2015 1:16    Sujet du message: Répondre en citant

Citation:

İdam Cezası

Ali Sirmen, Cumhuriyet 19 Þubat 2015

Özgecan Aslan’ın hunharca öldürülmesi karşısında toplumun tüm katlarından fışkıran büyük tepki, şu karanlık günlerde ufak da olsa bir tesellidir.

Ancak, önce bağıran, öne atılan sonra düşünen bir toplumda görülen çarpıklıkları, bu olayda da bir kez daha yaşadık.

Tutucu kesimlerde, hep bir tarafa sinmiş, durmakta olan idam özlemi yeniden depreşti.

Bu özlemin bakan düzeyinde bile dile getirilmesi, durumun vahametini artıran bir etken.

Korkarım, pırlanta gibi genç kızımızın böylesine vahşice öldürülmesi karşısında duyulan haklı tepki, hepimizin içinden taşan öfke, idam cezasının ihya edilmesi yönündeki isteklerin yoğunlaşmasına neden olacaktır. Demokrasi yolunda bizden fazla yol almış toplumlarda benzer durumlarda da bu tür gelişmelere tanık olundu.

Toplumsal çılgınlığın ve baskının her türüne doludizgin koşan bir toplum için durum daha da büyük bir tehlike oluşturuyor.

Bu tehlike görmezden gelinemeyeceğinden idam bıkmadan usanmadan tartışılmalıdır.

Yaşananlar ve araştırmalar göstermiştir ki, çağdaş toplumlar için idam cezası anlamsız bir vahşet olmaktan öteye geçmez.

Tabii çağdaş toplumlardan söz ediyoruz.

Çağdaş toplum derken, bir gerçeği vurgulayarak başlayalım işe:
Demokrasilerde ceza bir intikam aracı değildir.

***

Cezanın intikam olduğu, kısas yönteminin uygulandığı dönemlerde, bu mantıkla insanların ölümüne sebep olmuş hayvanların bile mahkemede yargılanıp, ölüm cezasına çarptırılarak, halkın önünde alenen infaz edildikleri olayların yaşandığı İngiltere’yi “İdam Cezası” adlı eserinde Arthur Koestler ayrıntısıyla anlatır.

Eğer Ceza Hukuku’nun bir intikam aracı olduğu görüşüne hak verirseniz, Koestler’in anlattığı uygulamayı da yadırgamamanız gerekir.
Modern Ceza Hukuku’nda cezanın amacı toplumsal düzeni korumaktır.
Cezanın devlet tarafından verilip infaz edilmesi de bu yüzdendir zaten.
Aksi olmuş olsaydı, cezanın bizzat zarar gören tarafından kesilmesi ve uygulanması gerekirdi ki, durum böyle değildir.

Cezaların toplumu koruması, suçlunun toplum içinden uzaklaştırılması, tehlike oluşmaktan çıkarılmasının yanı sıra, aynı zamanda cezaların caydırıcı niteliğinden de kaynaklanmaktadır.

Modern ceza sistemlerinde cezanın en büyük işlevi bu caydırıcılığıdır.
Az gelişmiş toplumların az gelişmiş kafalarında ise şu saçma yargı yer etmiştir:

Ceza ne kadar ağır olursa, caydırıcılık niteliği de o kadar etkin olur.
Oysa bu tümden yanlış bir görüştür. Yapılan araştırmalar ortaya koymuştur ki, cezaların caydırıcılığı onların ağırlıklarıyla orantılı değildir, mutlaka uygulanabilirlik gibi başka etkenler daha önemli rol oynamaktadırlar.

***

Demek oluyor ki, ölüm cezasının caydırıcılığı diğer cezalardan daha fazla değildir.

Zaten ölüm cezalarının infaz şekli de onun ibret olacağını savunanlara hak verir biçimde yapılmasını gerektirirken hiç de öyle olmamaktadır.
Gerçekten de eğer ibret olması isteniyorsa, idam cezaları, o zaman bunu uygulayan ülkelerde, neden meydanlarda, herkesin gözü önünde yapılmıyor, hatta televizyonlardan naklen yayımlanmıyor?
Bu çelişkiyi “La Peine Capitale” adlı eserinde çok çarpıcı biçimde ele alır Albert Camus.

Kaldı ki, ölüm cezalarının kentin ana meydanında herkesin gözü önünde alenen infaz edildiği dönemlerle ilgili olarak da çok ilginç bir olguyu nakleder Arthur Koestler.

Koestler’in belirttiğine göre, bir zamanlar yankesicilik suçunun cezasının idam olduğu İngiltere’de, yankesicilik suçlarının en sık işlendiği yerler ve anlar da infaz olayları sırasında, infazın gerçekleştiği meydanlar olmaktaymış.

Yapılan araştırmaların hepsi, idamın diğer cezalardan daha caydırıcı olmadığını ortaya koymuştur.

İdam cezası anlamsız bir vahşetten öte bir şey değildir.

Çok şükür ki, çok büyük acısına karşın, bu gerçeği gören Özgecan’ın babası Mehmet Aslan gibi insanlarımız da var.


Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13627
Localisation: Paris

MessagePosté le: 02 Mar 2017 0:57    Sujet du message: Répondre en citant

Citation:


İdam inadı

Ali Sirmen

Cumhuriyet 28 Þubat 2017 Salı

-Sallandıracaksın üç beş kişiyi bak bakalım bir daha oluyor mu?..

Toplumsal sorunları, kolaycı hazır reçetelerle kesin çözüme ulaştırmayı düşünen cahil kafaların toplumunda bu tür önerilerle sık karşılaşılır.

Cahil cüreti cahillikle orantılı olduğundan, cehalet arttıkça, üç beş kişiyi sallandırarak sorun çözme önerisi her alana yaygınlaştırılır.

Enflasyondan trafiğe, gelir uçurumundan yoksulluğa, yolsuzluğa kadar her aksaklığı üç beş kişiyi sallandırarak çözme önerisi, insanları korkutarak, sindirerek yönetmenin çözüm olduğu yanılgısıdır esasında.

Eğer bu yöntem geçerli olsaydı, tarihin en büyük korku toplumları en gelişmiş uygarlıkları olurdu...

Korkutmanın, sindirmenin makbul bir yönetim biçimi olduğunun düşünüldüğü dönemlerde bile idamın caydırıcı olmadığını kanıtlayan veriler çoktu.

Arthur Koestler idamın saçmalığını yansıtan eserinde, yankesicilik suçunun cezasının idam olduğu ortaçağ İngilteresi’nde bu suçun en sık işlendiği yerin, infazın gerçekleştiği meydanlar olduğunu anlatır.

***

Çağdaş kriminolojide, cezanın ıslah edici işlevi olup olmadığı hâlâ tartışmalıdır ve bu yönü olmadığını savunanların oranı azımsanmayacak düzeydedir.

Ölüm cezasını kaldırmış olan toplumlarda bu sonuca varılmasındaki ana saik, hukuki hatanın işlendiğinin ortaya çıktığı durumlarda idam halinde hatadan geri dönülmesinin imkânsızlığı gibi etkenler değil, ama bu cezada caydırıcılık olmadığının anlaşılmış olmasıdır.

İdamda, çağdaş yaşamın cezadan beklediği sonuçların hiçbirinin olmamasının yanı sıra, bir de insanlığın, toplumun da ne gerekçeyle olursa olsun, bir insanın canını almak hakkına sahip olmadığı düşüncesinin egemen olduğu aşamaya varılmış olmasıyla birlikte, ölüm cezası bir ceza olmaktan çıkıp cinayet haline gelmiş bulunmaktadır.

Artık idam bir ceza değil, vahşettir.

Bu durumda, idamı mazur gösteren tek etken intikam olmaktır.

Oysa çağdaş toplumlarda devlet ceza ile intikam peşinde koşmaz.
Bu durumda, idam cezasının yeniden konması konusunun ikide bir ısıtılıp ısıtılıp toplumun önüne getirmesini anlamak imkânsızdır.

Ama Sayın Cumhurbaşkanı idam konusundaki inadını sürdürmektedir. Nitekim geçen gün yaptığı açıklamada, 16 Nisan oylamasından sonra gerekirse idam için bir referanduma daha gidilebileceğini söylemiştir.
Demek ki demokrasinin idam fermanının ardından, vatandaşın idamı da halkoyuna sunulacak.

İdamın geri dönmesi halinde Türkiye belki idam uygulamasının yürürlükte olduğu tek devlet olmayacak, ama 21. yüzyılda idam cezasına yeniden dönen tek ülke konumuna düşecek.

İdamın yeniden yasallaşması halinde bu karar geçmişe etkili olamayacağından (çünkü diktalarda bile cezaların kanuniliği ilkesine uyulur) idam ile çözüleceği ileri sürülen suçları bugün işlemiş olanların hiçbirine ölüm cezası uygulanamayacak.

Bu durum, caydırıcılık unsuru olmaması dolayısıyla sakat olan yeniden idam cezasına dönme gerekçesini daha da sakatlayacak.
Terör suçlarına idam cezası getirmek, terörü çözmeyecek, ama idam edilen teröristleri kimilerin gözünde ve bu arada hiç kuşkunuz olmasın ki, dış kamuoyu nezdinde, kurban, kahraman mertebesine ulaştıracak ve Türkiye’ye karşı, terör örgütlerini desteklemek amacıyla hareket edenlerin eline yeni kozlar verecektir.

Ayrıca, idam cezasının yeniden konması halinde 15 Temmuz darbesinin failleri ve müşevvikleri oldukları için iadeleri talep edilenlerin iadeleri daha da güçleşecektir.

Kuvvetler ayrılığı, dolayısıyla da yargı bağımsızlığı bulunmadığı için adaleti şaibeli bir ülkede idamın getirilmesi vahim sonuçlara yol açacaktır.
İdamın artık cinayet olarak kabul edildiği bir dönemde, halkoyunun ölüm cezasını onaylamasının da kıymeti olmayacaktır.

Çünkü toplumun çoğunluğunun onayı bile cinayeti adalete çeviremez.


Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Montrer les messages depuis:   
Poster un nouveau sujet   Répondre au sujet    Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum » Forum en langue turque Toutes les heures sont au format GMT + 2 Heures
Page 1 sur 1

 
Sauter vers:  
Vous ne pouvez pas poster de nouveaux sujets dans ce forum
Vous ne pouvez pas répondre aux sujets dans ce forum
Vous ne pouvez pas éditer vos messages dans ce forum
Vous ne pouvez pas supprimer vos messages dans ce forum
Vous ne pouvez pas voter dans les sondages de ce forum


Powered by phpBB v2 © 2001, 2005 phpBB Group Theme: subSilver++
Traduction par : phpBB-fr.com
Adaptation pour NPDS par arnodu59 v 2.0r1

Tous les Logos et Marques sont déposés, les commentaires sont sous la responsabilités de ceux qui les ont postés dans le forum.