315 visiteur(s) et 0 membre(s) en ligne.
  Créer un compte Utilisateur

  Utilisateurs

Bonjour, Anonyme
Pseudo :
Mot de Passe:
PerduInscription

Membre(s):
Aujourd'hui : 0
Hier : 0
Total : 2270

Actuellement :
Visiteur(s) : 315
Membre(s) : 0
Total :315

Administration


  Derniers Visiteurs

administrateu. : 15h47:56
murat_erpuyan : 15h50:20
SelimIII : 1 jour, 05h14:52
Salih_Bozok : 3 jours
cengiz-han : 3 jours


  Nétiquette du forum

Les commentaires sont sous la responsabilité de ceux qui les ont postés dans le forum. Tout propos diffamatoires et injurieux ne sera toléré dans ces forums.


Forums d'A TA TURQUIE :: Voir le sujet - Turkiye'de kadin olmak
Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum Forums d'A TA TURQUIE
Pour un échange interculturel
 
 FAQFAQ   RechercherRechercher   Liste des MembresListe des Membres   Groupes d'utilisateursGroupes d'utilisateurs    

Turkiye'de kadin olmak
Aller à la page Précédente  1, 2, 3 ... 13, 14, 15 ... 17, 18, 19  Suivante
 
Poster un nouveau sujet   Répondre au sujet    Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum » Forum en langue turque
Voir le sujet précédent :: Voir le sujet suivant  
Auteur Message
Anne36
Novice
Novice


Inscrit le: 21 Avr 2017
Messages: 58
Localisation: France

MessagePosté le: 24 Sep 2017 13:31    Sujet du message: Répondre en citant

Günaydın Duygu,

fransizca yaziyorum, kusura bakmanız.

Le corps de la femme a été instrumentalisé par toutes les religions.

Il n'y a pas si longtemps (2 générations) en France, on essayait d'apprendre aux jeunes filles à être "chastes", à baisser le regard.

Les catholiques intégristes ne devaient pas porter de pantalons.

Une mère célibataire était méprisée et rejetée par la famille. Un jeune homme multipliant les conquêtes était quelques fois au contraire valorisé.

En Chine, la tradition des pieds bandés mutilait les femmes.

L'excision, encore pratiquée dans certaines régions africaines, avait pour but de limiter le plaisir féminin et de prévenir les relations sexuelles féminines.

En Inde, le sari s'est longtemps imposé, le pantalon, le short et la jupe courte étant prohibés.

La dote payée par les parents de la fiancée peut entraîner l'endettement de la famille pendant des années, d'où la sélection des enfants basée sur les diagnostics déterminant le sexe au cours de la grossesse.

Ce n'est d'ailleurs pas une spécificité indienne : la Chine le pratique aussi, depuis "l'obligation" de l'enfant unique.

Si la dote n'est pas payée (en Inde) aux parents du marié dans les délais impartis, il y a des "accidents domestiques" provoqués par la belle famille ; en fait l'assassinat de la jeune mariée...

Les juives intégristes doivent être couvertes de la tête aux pieds : jupes longues (pas de pantalon), bas opaques, manches longues, perruque couvrant les cheveux...

Le bouddhisme reconnaît également expressément la supériorité du masculin sur le féminin.

Il y a la spiritualité, qui prône le respect de l'être humain (dans toutes les religions) et les clergés institués qui utilisent les textes à leur avantage : matériel et autocratique.

Aucune pratique religieuse n'y échappe. Et quand le politique instrumentalise la religion, on a ce que vous dénoncez...

Bien à vous.
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
duygu
Admin
Admin


Inscrit le: 23 Sep 2008
Messages: 6519

MessagePosté le: 27 Sep 2017 1:14    Sujet du message: Répondre en citant

Anne, je vous réponds dans la version française de ce sujet...
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
SelimIII
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 30 Aoû 2007
Messages: 2996
Localisation: Paris

MessagePosté le: 06 Déc 2017 18:44    Sujet du message: Répondre en citant

Citation:
AKP'li Halil İbrahim Kaya: Ne yapalım kadınlar öldürülüyorsa


Iste zihniyet, okuyun isterseniz, videosu da var :

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/siyaset/880751/AKP_li_Halil_ibrahim_Kaya__Ne_yapalim_kadinlar_olduruluyorsa.html
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13616
Localisation: Paris

MessagePosté le: 09 Jan 2018 1:48    Sujet du message: Répondre en citant

Citation:

Kadın: Günah sebebi!
5 Ocak 2018
Sozcu - Soner Yalçin

Gündemde ne var:
– Diyanet İşleri Başkanlığı'na göre, kız çocukları dokuz yaşında evlenebilir…
– RTÜK, şort giyip dans eden kız çocuklarını ekra­na çıkararak erkekleri tahrik ettiği gerekçesiyle TV8 kanalı­na 1 milyon TL ceza kesti…
– Yine RTÜK, bu kez şarkı­cı Hadise'nin klibini tahrik edici bulup, Power Türk, Dream Türk, Viva, Kral Pop kanallarına ceza yağdırdı…
Bunlar… Sadece son üç-dört günde yaşadıklarımız.
Ya son yıllarda işittiklerimiz:
– Kadında akıl ve din eksik­tir, diyen bunlar…
– Kadın uğursuzdur, diyen bunlar…
– Havva olmasaydı kadınlar kocalarına ihanet etmezdi, diyen bunlar…
– Hamile kadın sokağa çıkmasın, diyen bunlar…
– Kadın sokakta muz ye­mesin, diyen bunlar…
– Ölü kadınla cinsel ilişki­ye girilebilir, diyen bunlar…
– Alevi kadına tecavüz helal­dir, diyen bunlar…
AKP iktidarıyla birlikte gü­nah merkezinde kadın olan…
Benzer fetvalar, açıklamalar, cezalar sürekli gündemde!
Bunun nedeni belli:
AKP, Türkiye'de köktenci kültürel dönüşüm yapmak istiyor.
Günlük yaşama dair bu de­ğişimin temel objesi, kadın!
Bu nedenle…
Kadının günah sebebi sa­yılması…
Kadının ötekileştirilmesi…
Kadının düşmanlaştırıl­ması…
Acı olaylara neden oluyor:
2002 yılında öldürülen kadın sayısı 66 idi.
2017 yılında öldürülen kadın sayısı 409 oldu.
Artış korkunç…
2002-2017 yılları arasın­da 6 bin 143 kadın öldü­rüldü.
Hiç dile getirilmiyor; bu kadınların beşte biri giydikle­ri kıyafetler sebebiyle kat­ledildi!


MİLYONLARCA KADIN

Türkiye'de 39 milyon 771 bin 221 kadın nüfus var.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı resmi verileri­ne göre, bu milyonlarca kadın bakın nelere maruz kalıyor:
– Fiziksel şiddete uğra­yan kadınların oranı yüzde 39.3…
– Cinsel şiddete uğra­yan kadınların oranı yüzde 15.3…
– Fiziksel ve cinsel şiddete birlikte maruz kalan kadınla­rın yüzdesi 41.9…
– Yaşadıkları fiziksel şiddet sonucunda ağır yarala­nan kadınları oranı yüzde 25…
– Yaşadıkları şiddeti kimse­ye anlatamayan kadınların oranı yüzde 48.5…
– Yaşadıkları şiddeti resmi kurumlara bildirmeyen ka­dınların oranı yüzde 89.1…
– Yaşadıkları çevrede yalnız yürümekten korktuğu­nu söyleyen kadınların ora­nı yüzde 37…
Kadına yönelik şiddet her geçen yıl katlanarak artıyor.
Sadece şiddet değil…
Sadece tecavüz değil…
Kadının adı yok!
Cinsiyet eşitsizliği konu­sunda Türkiye, 145 ülke arasında 130'uncu sırada!
Örneğin…
Resmi verilere göre, okuma yazma bilmeyen kadın ora­nı erkeklerden 5 kat fazla. 25 yaş ve üstü nüfus içinde okur yazar olmayan kadın nüfus oranı yüzde 9.2. (Erkeklerde bu oran yüzde 1,9)
Peki…
Kadınlar, AKP iktidarı döne­minde çalışma hayatında ne durumda?
Rakamlar acı gerçeği gözler önüne seriyor…


AKP ATAMALARI

Türkiye'de…
Üçte ikisi tarım sektöründe olmak üzere kadın istihdam oranı yüzde 27.5! (Bu rakam 2002 yılında 28.4 idi. Yani, kadın çalışan sayısı azalıyor…)
AB ülkelerinin “kadın istihda­mı düşük” diye sürekli şikayet­çi olduğu Yunanistan'da kadın istihdam oranı yüzde 42.5! Yani… İki katımızdan fazla…
Sanırım…
Türkiye'de kadınların, erkeklere oranla düşük üc­retle-maaşla çalıştırıldığı­nı yazmama gerek yok. TUR­KONFED 2015 araştırmasına göre, gerek kamu, gerekse özel sektörde kadınlar aynı işi yapan erkeklerden orta­lama 200 TL az maaş-üc­ret alıyor! Ayrıca…
Maaş-ücret artıkça uçurum büyüyor. Örneğin, yüksek lisans veya doktorasını yapmış erkek, özel sektörde 5 bin TL alıyorsa, aynı işi yapan kadın 3 bin 200 TL alıyor!
Okumuş işsizlerin yüzde 70'i kadın. Çünkü iş alımında tercih edilmiyorlar.
Öyle ya… Kadına biçilen rol; üçten az olmamak üzere sadece çocuk yapmak!
Keza…
Toplam istihdam içinde -bundan on yıl öncesine kadar- kadınların, yüzde 18'i orta veya üst düzey yöneti­ci iken, bugün söz konusu oran yüzde 14'e kadar geriledi…
Örneğin…
Erdoğan yasayı değiştirme­den önce üniversitelerde 16 rektör kadındı. Yasa değiş­tikten sonra Erdoğan sade­ce iki kadın rektör atadı.
Kamu üniversitelerde kadın rektör oranı yüzde 9.7'den 1.6'ya düştü!
Ya devlet dairelerinde?
Bürokraside üst düzey yö­neticilerin yüzde 89.1'i erkek, yüzde 10.8'i kadın. Kamu kuruluşları ve bakanlıklarda sadece bir kadın müsteşar yardımcısı görev yapıyor.
İçişleri Bakanlığı'ndaki bin 698 mülki idare amiri içe­risinde sadece iki kadın vali var.
İş dünyası farklı değil…
İşveren kadınların top­lam işverenlere oranı sadece yüzde 8… (AB ortalaması yüzde 27.)
Yani:
Kadın sadece öldürülmü­yor…
Kadın sadece şiddet mağdu­ru olmuyor…
Kadın…
Hayatın her alanında ezili­yor, sömürülüyor ve günah sebebi sayılıyor.
Çünkü:
AKP, kadını hiçe sayan kar­şı devrim inşa etmek istiyor.
Ancak…
AKP, kadınları yenemeye­cek.



http://www.sozcu.com.tr/2018/yazarlar/soner-yalcin/kadin-gunah-sebebi-2160676


.
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
murat_erpuyan
Admin
Admin


Inscrit le: 30 Jan 2006
Messages: 11178
Localisation: Nancy / France

MessagePosté le: 15 Jan 2018 1:28    Sujet du message: Répondre en citant

Evet Diyanet'in "fetvasi" çok su kaldirdi...

Cumhuriyet'te Mine Sögüt
Citation:
Kadını toplumda en alt basamağa itmeyi marifet saydığı ortada.
Kız çocuklarına ve hatta oğlan çocuklarına ne gözle baktığı da.
Ve tüm bunları bir dini inancı referans göstererek yapmakta.
O inanç bu coğrafyada öyle güçlü ve etkili bir inanç ki, karşısında akan sular duruyor.

diye yaziyor, "Gerçek din ve gerçek ahlak bilgisi" baslikli makalesinde.
http://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/898874/Gercek_din_ve_gercek_ahlak_bilgisi.html

Ugur Dündar da Sözcü'de kendisine gelen bir yaziyi yayinlamis kosesinde,
"Kur’an’a göre evlenme yaşı 18 ve üzeridir!.." ve yazi soyle basliyor.
Citation:
Kerameti kendilerinden menkul bazı din uzmanlarının (!) “Yedi veya dokuz yaşında kız çocuğuna nikâh kıyılabilir” gibi akıl ve bilimdışı açıklamalarına Diyanet'in bir fetva ile destek vermesi, toplumda geniş tepkiye neden oldu. Bu çıkışların nedeni; çocukların buluğa (ergenlik çağı) ermesine ilişkin geleneğe dayalı ama bilimden uzak genel kabuldür!..
Hangi hocaya, hangi ilahiyatçıya sorsanız; “Din ve nikâh gibi sorumluluklar, buluğa erince başlar” cevabını alırsınız. Bu doğrudur. Ancak “Buluğ ne zaman olur” sorusuna ise “Kız çocuklar adet görünce, erkek çocuklarda ise boşalma olunca” derler. İşte yanılgı buradadır! Bugün bilim, insanın binlerce yıllık geçmişini izah edebiliyor. Anne karnından başlayarak doğum, çocukluk ve ergenlik çağlarının vücutta ve beyinde ne gibi değişimleri tetiklediği, sürecin ne zaman tamamlandığı, mikro düzeyde, neredeyse saat saat biliniyor. Ergenlik konusunda zihinlere takılan tüm sorulara WHO'nun (Dünya Sağlık Örgütü) internet sitesi bilimsel cevaplar veriyor.


http://www.sozcu.com.tr/2018/yazarlar/ugur-dundar/kurana-gore-evlenme-yasi-18-ve-uzeridir-2170113

İlahiyatçı Demircan da "Tarikatlar MİT'in kontrolünde, yüzde 80'i İslam'a zarar veriyor" basligiyla Cumhuriyet'te kendisiyle yapilan soyleside :
Citation:
Peki, neden birtakım din adamları çıkıp bazı ayetlere dayanarak “Kız çocukları buluğ çağına geldiyse 9 yaşından itiba­ren evlendirilebilir” diyor?
İslam bilginlerimizin bir bölümü Kuran-ı Kerim’de bir ayet buluyor, o ayet üzerinde sathi bir değerlendirme yaparak hüküm veriyor. Oysaki Kuran-ı Kerim’de hiçbir konu tek bir ayetle ifade edilmez. Konuyla ilgili bütün ayetler toplanır, ortaya konulur ve ondan sonra konu üzerinde hüküm verilir. Kuran-ı Kerim’de, 5 ayrı ayetler kümesiyle, evlilik için yalnızca ergenliğin değil ayrıca ruhsal olgunluk olan “rüşt”ün aranması emredilir. Örneğin “Yönetiminiz altındaki yetimleri ergenlik çağına erişinceye kadar deneyin. Eğer onlarda kendileri ve mallarını yönetebilecek bir olgunluk görürseniz geciktirmeksizin mallarını onlara teslim edin...” der. Malın teslim alınması için gerekli olan ergenliği içeren rüşdün, mehir alıp vermeyi ve cinsel ilişkiyi içeren evlilik için daha çok gerekeceği açıktır. Ama bütün bu ayet kümeleri dikkate alınmıyor, Talak Suresi’nin 4. ayetine gidiliyor. Bu, Kuran kültüründen yoksunluğun tezahürüdür. Talak Suresi’nin 4. ayetinde, Rabb’imiz ayrıntılara inerek boşanma konusunu açıklıyor. Ayet, “Âdetten kesilmiş olan kadınlar veya hiç âdet görmemiş olan kadınlar boşanması halinde ne kadar iddet bekler?” sorusuna cevap veriyor. Kuran’da “lem” edatı olumsuzluk edatıdır. Kuran, “Âdet görmemişlerin iddeti de 3 aydır” diyor. “Henüz âdet görmemişlerin...” demiyor. Bunu yanlış yorumluyorlar. Ayrıca, 4-5 ayet kümesi daha varken bir tek buraya dayanıyorlar.

Bahsettiğiniz ayete dayanarak Nurettin Yıldız gibi birtakım hocalar çıkıp “İşte bu yüzden, Kuran çocuk yaşta evliliklere müsaade ediyor” diyor.
Hayır, yanlış! Süleyman Ateş, bütün mealcilerin kaynağıdır, o da yanlış yorumluyor. Cumhuri­yet döneminde ve önce­sinde, bizde yetişmiş en büyük Kuran müfessirle­rinden bir tanesi Elma­lılı Hamdi Efendi’dir. Elmalılı Hamdi Yazır, “Âdet gör­meyenlerin” diyor, onun tefsirini sade­leştiren ilahiyatçı­lar “Henüz” ekleyip tercüme ediyor. Biyolojik nedenlerle bazı kadınlar âdet görmez. Ayette onlar kastediliyor.

Ama Hz. Ayşe’yi daya­nak göstererek de çocuk evliliklerine izin verildiği tartışmaları yapılıyor.

Siz Türkiye’de evrensel bir dinin ölçülerine Cum­huriyet Türkiye’sinin 2017 yılından bakıyorsunuz. Bundan 50 sene evvel Anadolu’ya çıktığınızda, 14-15 yaşında bir tane evlenme­miş kız bulamaz­dınız. Toplumsal ihtiyaçlar bunu gerektiriyordu. Ama bir doğruyu anlatmak için de yanlış anlama­lara sebebiyet vermemeliyiz.
Kuran’a göre ergenlik ve rüşt şartları var. Yani kendi lehine ve aleyhine olabilecek gelişmeleri ya da anneliğin gerekliğini fark edebilecek, evliliğin getirdiği problemleri çözümleyecek bir durumda olmalı. Türkiye Cumhuriyeti’nin ilgili mevzuatındaki evlilik yaşı 18’dir. Ben de kız çocuğu ve torun sahibiyim. Bundan 100 sene evvel Türk toplumunda, 12 yaşındaki kız çocuk için “Daha kıvam bulmadı. Vücut gelişmedi, aklen tekabül etmedi. Bu artık evliliğin yükünü taşıyamaz” diyorduk. Þimdi anneler, 18 yaşındaki kız çocuklarının dahi arkasından çoraplarını topluyor. Bunlar farklı olgulardır. İslam evrensel, Yaradan’a ait bir yapıdır ve evren düzeninin yıkılacağı kıyamet olgusuna kadar da genel bir ölçü verir.


http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/904689/ilahiyatci_Demircan__Tarikatlar_MiT_in_kontrolunde__yuzde_80_i_islam_a_zarar_veriyor.html



.


Dernière édition par murat_erpuyan le 15 Jan 2018 1:34; édité 1 fois
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
murat_erpuyan
Admin
Admin


Inscrit le: 30 Jan 2006
Messages: 11178
Localisation: Nancy / France

MessagePosté le: 15 Jan 2018 1:28    Sujet du message: Répondre en citant

Bu tepkiler sonucu Diyanet 5 Ocak cuma namazinda hutbeniin konusunu buna ayirmis riza sartini one çikarmis :
http://www.diyanet.tv/cuma-hutbesi-canli-cuma-sevinci/video/cuma-hutbesi-5-ocak-2018--dunyadaki-cennetimiz-aile

Okumakta yarar var.

.
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Georges
Spammer
Spammer


Inscrit le: 22 Juil 2008
Messages: 435
Localisation: Paris

MessagePosté le: 16 Jan 2018 10:38    Sujet du message: Répondre en citant

Citation:

12.02.2013 02:30 | Son Güncelleme: 12.02.2013-16:08 Burcu Karakaş/bkarakas@milliyet.com.tr
Çocuk Gelinler - Dünyada her yıl 14 milyon kız çocuğu evlendiriliyor!
Paylaş Twitle A+ a-
Çocuk Gelinler - Dünyada her yıl 14 milyon kız çocuğu evlendiriliyor!
Başlarken...

Çocuk yaşta evlilikler, sadece Türkiye’de değil, dünyanın birçok ülkesinde kanayan bir yara. Dünyada her yıl 14 milyon kız çocuğu evlendiriliyor. Bu sayı, günde 38 bin kız çocuğunun çocukluklarını yaşayamadan, iradeleri dışında aile hayatına adım atmaları anlamına geliyor. Çocuk yaşta evliliklere son vermek her şeyden önce çocuğun insan haklarını kabullenmekten geçiyor. Sabancı Vakfı’nın ev sahipliğinde dün başlayan ve üç gün sürecek olan çalıştay, “Çocuk evliliklerine beraber son verebiliriz” diyen 24 ülkeden 49 sivil toplum kuruluşunu bir araya getiriyor


Sabancı Vakfı Genel Müdürü Zerrin Koyunsağan, Muş Kadın Derneği ve çocuk gelinler konusunda yaptıkları çalışmaları anlattı:

* Muş Kadın Derneği ile işbirliğiniz nasıl yürüyor?
Dernek, hibe programımıza başvurmuştu. “Erken Yaşta Evlilik Kaderimiz Olmasın” adında bir proje geliştirdiler. Muş ve Van’da ev ziyaretleri yapılıyor. Proje kapsamında sadece kadınlara ve kız çocuklarına değil, aynı zamanda öğretmenlere, muhtarlara, müftü ve imamlara da eğitimler veriliyor.

* Eğitimlerin içeriği nedir?
Toplumsal cinsiyet eğitimleri, kadının insan hakları anlatılıyor. Erken evliliklerin sakıncalarından bahsediliyor. Bu konulara yönelik bilinçlendirme aşılanıyor. Yönetmen Reis Çelik’in çocuk gelinleri konu alan “Lal Gece” adlı film gösteriliyor. Bu film de sorunu iki taraftan ele aldığı için önemli.

* Proje ne zaman sonlanacak?
Temmuz’da bitecek. Sonrasında raporlar yayımlanacak. Muş Kadın Derneği, Uçan Süpürge’den sonra çocuk gelinler konusunda çalıştığımız ikinci kurum. “Girls Not Brides” ile çalışmalarımıza da devam etmeyi düşünüyoruz.

* Þimdiye kadar yapılan çalışmaların geri bildirimi nasıl?
Kadın ve kız çocuklarının insan haklarının işlendiği 2006-2010 yılları arasında Birleşmiş Milletler ile yürüttüğümüz bir program vardı. Muş Kadın Derneği o senelerde yapılan çalışmalardan çok yararlanmış. Hibeye başvuruları da böyle oldu. Her çabanın karşılığını alıyoruz diyebilirim.

* Üç gün sürecek çalıştaydan beklentileriniz neler?
Toplumsal dönüşüm için toplumsal değişim gerekli. Bu da bugünden yarına olmaz. Çalıştayda uluslararası ortaklıkların önemi, “Ben kendi ülkemde ne yapabilirim” konusu tartışılacak. Toplumun her kesimi elini taşın altına koymalı. Bilinç arttıkça toplumsal değişim gerçekleşecektir. Sabancı Vakfı Genel Müdürü Zerrin Koyunsağan, Muş Kadın Derneği ve çocuk gelinler konusunda yaptıkları çalışmaları anlattı:

* Muş Kadın Derneği ile işbirliğiniz nasıl yürüyor?
Dernek, hibe programımıza başvurmuştu. “Erken Yaşta Evlilik Kaderimiz Olmasın” adında bir proje geliştirdiler. Muş ve Van’da ev ziyaretleri yapılıyor. Proje kapsamında sadece kadınlara ve kız çocuklarına değil, aynı zamanda öğretmenlere, muhtarlara, müftü ve imamlara da eğitimler veriliyor.

* Eğitimlerin içeriği nedir?
Toplumsal cinsiyet eğitimleri, kadının insan hakları anlatılıyor. Erken evliliklerin sakıncalarından bahsediliyor. Bu konulara yönelik bilinçlendirme aşılanıyor. Yönetmen Reis Çelik’in çocuk gelinleri konu alan “Lal Gece” adlı film gösteriliyor. Bu film de sorunu iki taraftan ele aldığı için önemli.

* Proje ne zaman sonlanacak?
Temmuz’da bitecek. Sonrasında raporlar yayımlanacak. Muş Kadın Derneği, Uçan Süpürge’den sonra çocuk gelinler konusunda çalıştığımız ikinci kurum. “Girls Not Brides” ile çalışmalarımıza da devam etmeyi düşünüyoruz.
l Þimdiye kadar yapılan çalışmaların geri bildirimi nasıl?
Kadın ve kız çocuklarının insan haklarının işlendiği 2006-2010 yılları arasında Birleşmiş Milletler ile yürüttüğümüz bir program vardı. Muş Kadın Derneği o senelerde yapılan çalışmalardan çok yararlanmış. Hibeye başvuruları da böyle oldu. Her çabanın karşılığını alıyoruz diyebilirim.

* Üç gün sürecek çalıştaydan beklentileriniz neler?
Toplumsal dönüşüm için toplumsal değişim gerekli. Bu da bugünden yarına olmaz. Çalıştayda uluslararası ortaklıkların önemi, “Ben kendi ülkemde ne yapabilirim” konusu tartışılacak. Toplumun her kesimi elini taşın altına koymalı. Bilinç arttıkça toplumsal değişim gerçekleşecektir.

http://www.milliyet.com.tr/cocuk-gelinler---dunyada-her-yil-14-milyon-kiz-cocugu-evlendiriliyor--gundem-1667619/
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13616
Localisation: Paris

MessagePosté le: 17 Fév 2018 3:17    Sujet du message: Répondre en citant

"Kadınlardan Korkuyorlar" Nil Karaibrahimgil
https://www.youtube.com/watch?v=kr1NVNm4sH0&feature=youtu.be

#kızgibi | Nil Karaibrahimgil | TEDxIstanbul
https://www.youtube.com/watch?v=eYlIQQ6AOkQ
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13616
Localisation: Paris

MessagePosté le: 24 Fév 2018 12:56    Sujet du message: Répondre en citant

Yandaş Akit yazarı yine hedef gösterdi: "Bu takımları kapatın gitsin"
Yandaş Yeni Akit gazetesi yazarı Ahmet Gülümseyen, bugünkü yazısında dünya şampiyonu olan VakıfBank Kadın Voleybol Takımı üzerinden, kadın sporcuları hedef aldı.




http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/spor/932703/Yandas_Akit_yazari_yine_hedef_gosterdi___Bu_takimlari_kapatin_gitsin_.html
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
duygu
Admin
Admin


Inscrit le: 23 Sep 2008
Messages: 6519

MessagePosté le: 02 Avr 2018 22:55    Sujet du message: Répondre en citant

Ve Meclis Baskani sifatli bir adam programlanan bir tiyatro gosterisinde kadinlarin sahneye çikmasini yasaklamis.

Duyunca bu kisiyi anlamak için internette dolastim, ne mene bir kisiligi oldugunu kavrayinca bana ilk basta absürd gozuken kararinin kafa yapisina uygun oldugunu anladim.

Isteyen arastirsin, ozellikle Istanbul'da Amerikan 6. filsounu protesto eden solcu ogrencilere dinci-saci ogrencilerin yaptiklarini ve bunlari kimlerin yonettigine baksin.


8 Mart Çanakkale anması kapsamında TBMM'deki Çanakkale Savaşı'nın anlatıldığı tiyatro oyununda kadın oyuncuların sahneye çıkarılmadığı iddiaları sürerken, 100 kadın tiyatrocu "100 kadın 100 replik" etkinliğinde bir araya geldi. Kadın tiyatro sanatçıları çeşitli eserlerden seçilmiş 100 repliği okudu.



http://www.cumhuriyet.com.tr/foto/foto_galeri/952538/2/100_kadin_tiyatrocudan_sansure_karsi__100_kadin_100_replik__eylemi.html




.
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
duygu
Admin
Admin


Inscrit le: 23 Sep 2008
Messages: 6519

MessagePosté le: 15 Déc 2018 2:43    Sujet du message: Répondre en citant

Bu da var !



?!


Dernière édition par duygu le 15 Déc 2018 2:51; édité 1 fois
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
duygu
Admin
Admin


Inscrit le: 23 Sep 2008
Messages: 6519

MessagePosté le: 15 Déc 2018 2:51    Sujet du message: Répondre en citant

Keske!

Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
duygu
Admin
Admin


Inscrit le: 23 Sep 2008
Messages: 6519

MessagePosté le: 28 Jan 2019 2:58    Sujet du message: Répondre en citant



Citation:



Dünya Ekonomik Forumu 2018 Cinsiyet Eşitliği Raporu’na göre 149 ülke arasında 130’ncu sırada olan Türkiye’de 2003 yılında erkekler tarafından öldürülen kadın sayısı 83 iken, 2018 yılında bu sayı 439 olmuştur. Yani, 15 yıldaki dehşet verici artış yüzde 428.9 olduğunu söyleyen Tığlı


https://odatv.com/turkiye-15-yilda-kadinlara-cehennem-oldu-05011921.html



.
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
SelimIII
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 30 Aoû 2007
Messages: 2996
Localisation: Paris

MessagePosté le: 21 Fév 2019 13:34    Sujet du message: Répondre en citant

Zordur gerçekten Turkiye'de kadin olmak, Fransa'ya kadar sesi gelmis :

http://www.ataturquie.fr/morte-a-23-ans-elle-est-le-symbole-des-violences-contre-les-femmes-turques


Sonra polis tacizine ugrayanla roportaj yapan kadin gazeteci de gozlatina alinir.
http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/1258721/Polisin_taciz_ettigi_eylemci_ile_roportaj_yapan_gazeteci_gozaltina_alindi.html
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
duygu
Admin
Admin


Inscrit le: 23 Sep 2008
Messages: 6519

MessagePosté le: 15 Mar 2019 1:33    Sujet du message: Répondre en citant

"Kiz mi kadin mi bilmiyorum" diyen kisi bu seferde 8 martta kadinlar meydan çikinca yapistirmis yaftayi "ezana saygisizlik ettiler".

Citation:


Zeynep Oral


Yalanlara şaşırdık mı?

14 Mart 2019 Perşembe - Cumhuriyet


Hepiniz oradaydınız. Hepiniz gördünüz duydunuz yaşadınız ya da tanıklık ettiniz. 365 günün sadece 1 gününde, o günün akşamında sokağa çıkıp haykırdılar. Tüm yaşadıklarını, tüm özlemlerini, tüm utkularını, düşüncelerini, inançlarını, çektiklerini, yetti gayrilerini... Bin yıllık ve bir günlük birikimlerini...

Feminist Kadın Yürüyüşü... Müthişti. Muhteşemdi..

Sonra o çıktı dedi ki: “Bunlar ezan düşmanı, bayrak düşmanı.”

Ertesi gün Sabah gazetesi manşeti: “Bunlar ezan ve bayrak düşmanı.”

Star Manşeti: “Ezan ve bayrak düşmanları”

Akşam manşeti: “Ezanı ıslıklama ittifakı”

Akit Manşeti: “Ezan düşmanlarıyla mücadele namus borcumuz.”

Güneş manşeti: “Ezanı ıslıklayan düşmanı alkışlar”

Türkiye manşeti: “Düşmanlıkta ortaklar”

Yeni Þafak: “Bunlar ezan bayrak düşmanı”

Milat: “Ezan Düşmanları”

Yeni Söz: “Ezan ve bayrak düşmanlarıyla mücadele edeceğiz.”

Siz hâlâ bu ülkede neden kadınlara karşı şiddet bunca tırmanıyor, neden bizim ülkemizde her yıl 300’ün üzerinde kadın öldürülüyor diye merak mı ediyorsunuz?
Hiç etmeyin.

***

Bir zamanlar yalanların da bir seviyesi vardı.

Artık yok.

Seviye: MHP Kozan Belediyesi Başkan Adayı Nihat Atlı’nın konuşma seviyesinde: “Bu ülkenin düşmanlarının analarını belleyeceğiz” seviyesinde...
Yalanların düzeyi tıpkı bir zamanlar “Hocaefendi” diyerek önünde secdeye yattıkları gibi, şimdi de çocuk istismarı ve sahtecilikten yargılananlara sahip çıkma düzeyinde...

İkna, iftira (ve de cehalet) seviyeleri ise: “AKP’ye oy vermeyeni Allah çarpar”,“AKP’ye oy verene Allah mahşerde hesap sormayacak” düzeyinde... Ya da “Falanca mitinge katılan her birey başına 150 TL nakit ödeme yapılacaktır” çizgisinde...

Bir de korkutma yöntemi, tehdit var Meral Akşener’e “hesap ödetmek” gibi: “Birileri şu an cezaevinde süre dolduruyor. Aynı yola sen de düşebilirsin” der gibi.

Ne çok, ne çok, ne çok, ne çok korkuyor olmalılar ki, yalanların seviyesini bunca düşürdüler!!!

Ekonomik çöküntü karşısında “Beka Sorunu” tutmadı, bu seçeneklerden verelim...

***

Birkaç gün önce “PEN Duygu Asena Ödülü”nü Maya, Cüneyt Türel Sahnesi’nde “Acınız acımızdır; kaybınız kaybımızdır” diyerek Cumartesi Anneleri’ne sunduk. (Haberin ayrıntılarını dünkü gazetemizde Ayça Han yazdı. Gerekçenin tümünü PEN Türkiye web sitesinde okuyabilirsiniz.)
Gözaltında “kaybedilen” Hasan Ocak’ın annesi Emine Ocak, törende hazır bulunanlara sarılırken, onları kucaklarken kızkardeşi Maside Ocak da tüm Cumartesi Anneleri’nin sesi oluyordu:

“Cumartesi Anneleri, bir hafıza eylemidir. Kaybedilmiş sevgilinin, evladın, kardeşin hatırasını yaşatma ısrarıdır. Sevgi. Bağlılık. Sabır ve ısrar... Bunlar size kişsel duygular, tutumlar gibi gelebilir ama Cumartesi Anneleri bu kişiselliği toplumsala, bu duygusallığı siyasi bir karşı duruşa dönüştürme azminin adıdır.”

Ve sözlerini Duygu Asena’nın “Korkmayın, yaparsınız, ruhunuzda o tutsaklığı duymayın yeter” sözlerine gönderme yaparak “Karanlığınızdan korkmuyoruz, adalete ve hakikate ulaşmayı başaracağız” diye bitiriyordu.

***

NOT- Sevgili okurlar, yarın (perşembe) saat 19.00’da o güzelim kentteyim: Eskişehir’de. Tepebaşı Belediyesi “Kent ve Kültür” söyleşileri kapsamında şair Haydar Ergülen’in konuğu olacağım. “O Güzel İnsanlar” ve “O Büyülü İnsanlar” üzerine sohbet ve kitap imzaya, yolu düşenleri beklerim.

Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Montrer les messages depuis:   
Poster un nouveau sujet   Répondre au sujet    Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum » Forum en langue turque Toutes les heures sont au format GMT + 2 Heures
Aller à la page Précédente  1, 2, 3 ... 13, 14, 15 ... 17, 18, 19  Suivante
Page 14 sur 19

 
Sauter vers:  
Vous ne pouvez pas poster de nouveaux sujets dans ce forum
Vous ne pouvez pas répondre aux sujets dans ce forum
Vous ne pouvez pas éditer vos messages dans ce forum
Vous ne pouvez pas supprimer vos messages dans ce forum
Vous ne pouvez pas voter dans les sondages de ce forum


Powered by phpBB v2 © 2001, 2005 phpBB Group Theme: subSilver++
Traduction par : phpBB-fr.com
Adaptation pour NPDS par arnodu59 v 2.0r1

Tous les Logos et Marques sont déposés, les commentaires sont sous la responsabilités de ceux qui les ont postés dans le forum.