Forums d'A TA TURQUIE

[sumer]

Batililasmis turkler terimini hala anlayamadim O zaman biz uç kusakdan itibaren batililasmis turkler oluyoruz

Ben, dini siyasete karistiran, Allah adini kullanarak baslarina çul takmayi moda haline getiren, olmadik isleri yapanlarin yerine BATILILASMIS turkleri tercih ederim.

Ozumuzde, sozumuzde, giyimimizde bir, Allah'inda kulunda onunde içimizde disimizda birdir.

Eminim Papatya, çocuklarinin asla ne bir alevi, nede bir yabanci ile evlenmesine izin vermeyecektir.
Sevgi dolu aksamlar

[martin_eden]

E Mine hn. haklı. İnsanlarımız biraz daha görgülü olsa ne olur yani. O sahilde biz de piknik yapıyoruz, gerçekten çok görgüsüz insanlar var, çöplerini bırakıyorlar, mangal küllerini gelişigüzel etrafa döküyorlar, akşamüstü deniz bira kutularıyla doluyor. Ama yine de insanlar kavga edeceklerine barış içinde piknik yapmaları daha güzel, çevre bilinci, görgü için de biraz zaman lazım, ekonomik yönden iyileşmemiz lazım.

[papatya]

Eh iste Mine Kirikkanat’a hak veriyorsaniz söyliyecek birseyim yok. Candan Aritman’a da hak vermistiniz.

Bence bu bayanlarin tek becerileri halki laiklikten, cagdas yasamdan ve batililasmis Türklerden sogutmak.
_________________
Bir ulus sımsıkı birbirine bağlı olmayı bildikçe yeryüzünde onu dağıtabilecek bir güç düşünülemez.
ATATÜRK

[Kemalist]

Candan Aritman degerli bir Cumhuriyet ve Türk kadinidir. Kürtlere, Ermenilere ve Araplara korku salan bir kadinimizdir.
_________________
Ey Ulu Basbug ATATÜRK ; senin için ölürüz, öldürürüz! Daglar, taslar ve hatta Türklerin tüm düsmanlari bunu böyle bilsinler!

"Bu memleket tarihte Türk'tü,bugün de Türk'tür ve ebediyen de Türk olarak yaşayacaktır. TÜRKİYE TÜRKLERİNDİR."

[Raskolnikoff]

Mine KIRIKKANAT, 2009 nisan ayinda yine mangali konu eden bir yazi yazdi, 2005'teki yazisini da orada hatirlatti.
Bu kez, sahne Berlin'de Tiergarten...ve uygarliktan uzak davranislarla türklerin tanitiminda olumsuz rol oynayan kimi vatandaslarin mangal tutkusu:

Her iki yazida sözü edilen davranislar Türklerin ve Türkiye'nin tanitimina olumlu katkida bulunuyor derseniz..artik "Pes dogrusu"..Akil var mantik var..en azindan da sagduyu!!!


Haydi mangal dayanışmasına

Müjdeyi, dün sabah Ali Sirmen dostum verdi. Ne penceremin dışındaki çifte kumrular evlatlarını doyurmuşlardı, ne ben kahvaltı etmiştim henüz, telefon acı acı çaldı.

Acı, diyorum, çünkü gecenin üçünden dördünden önce yatma yasaklı gazeteci ve yazar milleti için sabahın 10’unda çalan telefonlar, günümüz Türkiye’sinde bir süreden beri sabah 7’de -çilingir devreye girmeden önce- kapı ziliyle uyandırılan bir arkadaşın haberini veriyorlar... Üstelik, Ali Sirmen üstadımızın sesi davudidir. Şaka yaptığı zaman bile ciddi anlamda titretir. Yüreğim ağzıma geldi tabii. Neyse ki fonda sevgili adaşım Mine’nin kahkahaları duyuluyordu, bu yıl avukatlık kariyerinde 40. yılını kutlayan Mine Sirmen’in dillere destan yavuzluğuna rağmen acı bir habere bu kahkahaları atması beklenemezdi, zaten Ali de muştulamakta gecikmedi: “Vatan senin yazıyı manşete çıkarmış!”

***

Gazete önümdeydi ve manşette, “Türk Pikniğine Önlem” haberi vardı. “Havaların ısınmasıyla birlikte Türk piknikçilerin parklara akın edip çevreyi dumana boğması, Almanya’da YİNE kriz çıkarmış” tı. Aslında “piknik” ve “piknikçi” , Vatan Gazetesi’nin zarafetiydi, çünkü piknik pişmiş yumurta, sandviç, dolma falan gibi soğuk, akması kokması olmayan ve elle tutulabilen yiyeceklerle yapılır. Almanları çıldırtan durumu ancak et mangalını kapıp Tiergarten Cumhurbaşkanlık Parkı’na akın eden Türk Mangalcı alayları sağlayabilir...

Habere göre, Türklerin “geleneksel” hafta sonu mangallarıyla baş edemeyen Alman devleti, faaliyet halindeyken dumanından boğulup ardından sadece bir günde 15/20 bin ton çöp topladıkları mangalcılık geleneğine karşı, mangal başına 7,5 Avro vergi kaldırmak ve izinli alan dışına taşan mangalcılığa karşı “mangal polisi” kurmak kararı almış...

Ben de kahkahayı bastım tabii.

Ali Sirmen, “senin yazı manşet” müjdesiyle 2005 yılında yazdığım “Halkımız Eğleniyor” başlıklı yazımı kastediyordu.

Tanrım, neler gelmemişti bu yazı yüzünden başıma...

Ergenekon davası bile bunca karşı karşıya getirmemiştir Türkleri ve Türkleri. Ülkem insanı ikiye bölünmüş, yarısı adımı gömüp sanımı linç etmeye çalışırken, yarısı yarılmaz bir savunma çemberi kurup, alınmaz bir kalenin burcuna dikmişti makalemi.

İlk raundu, saldıranlar kazandı. Bir pazar günü geçtiğim sahil yoluna yayılan mangalcıları anlattığım “Halkımız Eğleniyor” yazısı, yani BİR yazı yüzünden 14 yıldır çalıştığım gazeteden atıldım.

Ancak ikinci raundu savunanlar almakla kalmayıp, saldıranların gömmek istediği yazılarımı daha çok okunan bir kürsüye çıkardılar: Vatan Gazetesi’ne taşındım.

O gün bugündür, saldırganlarıma borçlu muyum, alacaklı mı, bilemiyorum.

***


Ve geçen zaman, benim “Halkımız Eğleniyor” da yazdığım gerçekleri güncelleyip sadece Türkiye sınırları içinde değil, dışında da doğruluğunu kanıtlarken, popülizmle okur kazanmak isteyenlerin gerekçeleri hem kadükleşiyor, hem gülünçleşiyor. 2005 yılı ağustos ve eylül aylarında okur nezdinden prim yapmak için bana saldırmak o kadar “trendy” hale gelmişti ki, Hadi Uluengin, Hürriyet’teki “Köylüm” başlıklı yazısındaki hücumuna şöyle başlamıştı:

“Eski hukukumuza atfen Radikal yazarı Mine Kırıkkanat belki beni hâlâ arkadaş kategorisinde addediyordur ama, ben kendisini defterden sileli çook oldu. Farklı gezegenlerin, farklı yıldızların, bilhassa da farklı etik’lerin insanlarıyız...”

Oysa bırakın eski hukuk ya da arkadaş olmak, ben bu zatı tüm meslek hayatımda iki ya da üç kez uzaktan görmüş, elini bile sıkmamıştım. Kendisiyle bir ara aynı gazetede çalışmanın azabı dışında, hiçbir ortamı ve kelamı paylaşmadım, paylaşmam.

Farklı etiklerin insanları olduğumuz da doğru değildir. Ortada bir etik var, onun da kimde olduğu çoktaaan ve pek belli.

Dünden beri beklediğim, 2005 yılında bana karşı mangalda kül bırakmayan mangalcı dostlarının halkımızın eğlencesine taş koyan Almanlara karşı nasıl bir tavır takınacakları.

Dayanışmaya girseler, bir mangal da onlar yelleseler Tiergarten parkında, Elbe Nehri kıyılarında, vallahi alkışlarım!
_________________
Родион Романович Раскольников

[Raskolnikoff]

[murat_erpuyan]

Bu tartismaya ben de gireyim. Mine K. neden Turk halkini temsil etmesin onu anlayamadim. Cunku halk kavramindan homojen bir kitle yokki... Mine de Turk, mangal yakan da... Ornegin AKP oylarin yarisini aliyorsa AKP'ye karsi olan buyuk bir çogunluk var. Bu çogunluk niye Turk halki disina itilsin ki ?
20 yil kadar once A. Nesin ile Adalet Agaoglu'da Paris'e gelmisti. Tesadufen kendisini bir adrese birakmak uzere araba aldigimda daha once baslayan sohbet koyulasti.
Adalet hanim yillar sonra biriktirebildigi parayla boagzda guzel bir daire alir, bir zaman sonra Kayserili bir is adami da parayi basar komsu daireyi alir. Sonra orada kendi yasamina uygun sekilde yasamaga baslarken komsularinin rahatsizligini hiç takmaz, ornegin bogaz manzarali balkonunda yaptirdigi sucuklari asip kurutur.

Simdi Adalet hanim Batili, Kayserili is adami Turk halki mi oluyor?

Ancak Papatya'nin soyleminde bana gore onemli mesaj Anadolu halkinin bir kisminin parasal guce kavusmus olmasina ragmen demokrasi ve uygarlik kurallarini ozumseyemedigi için bir intikam hissi tasimasi, paran kadar konus felsefesi ile harekt etmesi.

Parasal guce erisememis olanlarin ise Papatya'ca Batililasmis Turklere paralari sayesinde kafa tutanlara sempati duymalari ise bir çogunluk olusturuyor.

Eskiden uygarlik kurallarina saygi duyan ve bunu uygulayanlara karsi çikmayan kesin simdi rovans pesinde.

Bu durumda Papatya'nin gorusunden yola çikarsak halka butunlesebilmenin yolu, Turk halkindan olmanin yolu, komsularini hiçe sayip balkonuna sucuk asmaktan geçiyor.

[papatya]

[ipso_facto]

[murat_erpuyan]