Les commentaires sont sous la responsabilité de ceux qui les ont postés dans le forum. Tout propos diffamatoires et injurieux ne sera toléré dans ces forums.
Forums d'A TA TURQUIE :: Voir le sujet - Türkiye'nin dispolitikasi
Forums d'A TA TURQUIE Pour un échange interculturel
Inscrit le: 09 Oct 2007 Messages: 3474 Localisation: Somewhere in the world
Posté le: 01 Juin 2010 16:29 Sujet du message:
Citation:
Duygusal tepkiler veren bir kamuoyunun, siyaset aracılığıyla da teşvik edildiği zaman nasıl faciaların yaşandığı İstanbul’daki 6-7 Eylül olayları ile sabittir.
Başka bir mesajda da (frenkçe) buna işaret ettim.....Menderes ve iki bakanını darağacına götürdü..ama Kasımpaşalı, kültürden nasibini almamış göt oğlanına bunu nasıl anlatırsın????
Inscrit le: 30 Aoû 2007 Messages: 3006 Localisation: Paris
Posté le: 08 Juin 2010 8:42 Sujet du message:
Israil ve Arap dunyasindaki Erdogan ve Turkiye imajlari bakalim uzun vadede ne gibi sonuçlar getirecek ?
Bugunku Hurriyet'te bu farkli imajlar sozkonusu edilmis.
Israilli : “Erdoğan bir megaloman gibi davranıyor. Kendi gücünü ve Türkiye’nin konumunu abartıyor. Korkarım İsrail ağzı ile kuş tutsa Erdoğan’ın tavrı değişmeyecek.” derken
Filistinli : “Bizim için son 30 yılda bir şey yapan iki insan var; Bir Erdoğan bir de Hasan Nasrallah”
diyor
Inscrit le: 30 Aoû 2007 Messages: 3006 Localisation: Paris
Posté le: 06 Sep 2010 12:26 Sujet du message:
Bugunku Hurriyet'te Fatih Cekirge yazmis. One minute Turkiye'yi dislamaya goturuyor mu ?
Dışlandık mı?
DIÞİÞLERİ Bakanı Ahmet Davutoğlu, Mısır’dan Kıbrıs’a uçarken, Türkiye’nin bölgede artan rolünü anlatıyordu.
Heyecanlıydık.
O Irak ve Suriye arasında 35 kez gidip geldiğini hatırlatıyordu.
Sonra aniden “Arkadaşlar size tarihi bir olayı açıklayacağım” dedi. Ermenistan’la imzalanan protokolü ilk kez o gezide böyle açıklamıştı. Gezi boyunca verdiği mesajı şuydu:
“Türkiye, bölgesindeki tüm sorunların çözümünde proaktif olacaktır. Türkiye’nin olmadığı bir çözüm zordur. Bunu artık başta ABD olmak üzere bütün dünya bilmelidir.”
Bu bir anlamda Osmanlı coğrafyasında yeni Türk varlığının “bir barış dengesi” olarak yeni bir güç pozisyonuna dönüştürülmesi çabası yaratmasıydı. Hedef buydu. Ve ben de bu “komşularla sıfır problem” hedefini destekliyordum.
Ve en önemlisi Arap sokağında alkışlanan bir Türkiye imajıydı.
Peki bu imaj bir “İsrail düşmanlığı”na dönüşebilir miydi?
Bunu sormuştum. “Kesinlikle hayır” demişti bakan.
Ama şimdi böyle bir “gerilim” içindeyiz. Belki Türkiye’nin şu savı doğruydu:
“Hamas olmadan bir çözüm aramanız yanlıştır.”
Ama buna rağmen Washington’da başlayan İsrail-Filistin zirvesinde Türkiye yok.
Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün var.
Türkiye yok.
Bölgede demokrasiyle yönetilen tek ülke olarak Türkiye’nin bu süreçte olmaması sıkıntıdır.
Ben bu zirveden bir sonuç beklemiyorum. Hamas olmadan bir çözümün de zor olduğunu biliyorum. Ama Türkiye’nin 3 ay önce kendisine biçtiği “barış merkezi” rolünün burada görünmemesi “dışlandık” iddialarını kuvvetlendiriyor.
Nitekim diplomatik çıkarımlarına hep güvendiğim, Semih İdiz ve Sami Kohen de iki gündür bu detayın altını çiziyor. Davutoğlu’nun bu gelişmeler için mutlak söyleyeceği bir şeyler olmalı.
Inscrit le: 12 Jan 2008 Messages: 13627 Localisation: Paris
Posté le: 20 Sep 2010 1:22 Sujet du message:
'Türkiye NATO'dan çıkartılabilir!'
Kamuran Inan ile yapilan bir soylesi
Soylesiden bir alinti :
Ama bu kadar aşırı değildi. Sayın Erbakan’ın bir limiti vardı. Biliyordu nerede durulması gerektiğini... Ben kabinede de onunla bulundum, üstelik bir kültürü vardı. Okuyan bir kimseydi. Yabancı dili vardı. Almanya’da tahsil görmüştü... İç tüketim bakımından bazı şeyler yapardı ama devlet dediğin zaman orada dururdu. Þimdi sabah akşam yumruk havada... “İsrail’in kafasına indireceğiz!”
Inscrit le: 30 Jan 2006 Messages: 11194 Localisation: Nancy / France
Posté le: 17 Avr 2011 12:00 Sujet du message:
Not edilmesi gereken bir bir çikis :
Çek Bakan’a özür diletti
Hurriyet - 17 Nisan 2011
Uğur ERGAN / BERLİN
Türkiye, NATO-AB toplantısına Kıbrıs Rum Kesimi’nin katılmasını veto edince Çek Dışişleri Bakanı Karel Schwarzenberg, “AB üyesi olmayan bir ülke bizim içişlerimize karışamaz” dedi.
Bunun üzerine Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, “Kıbrıs Rum yönetimi beni AB’de bloke edecek, ben de onu karşımda eşit şartlarla oturtacağım öyle mi? Bunu bir daha asla zihninizden bile geçirmeyin” diye çok sert bir cevap verdi.
NATO’nun Berlin’de yapılan 2 günlük dışişleri bakanları toplantısında, Kıbrıs Rum Kesimi nedeniyle Türkiye ile Çek Cumhuriyeti arasında son yılların en sert tartışmalarından biri yaşandı. Çek Dışişleri Bakanı Karel Schwarzenberg, NATO-AB toplantısına Kıbrıs Rum Kesimi’nin katılmasını veto eden Türkiye’yi, “AB üyesi olmayan bir ülke bizim içişlerimize karışamaz” diye eleştirince, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu çok sert tepki gösterdi. Davutoğlu’nun, “Bizde şantaj kültürü olmadığı için Çek Cumhuriyeti olarak bu koltukta oturuyorsunuz. Kıbrıs Rum yönetimi beni AB’de bloke edecek, ben de onu burada karşımda eşit şartlarla oturtacağım öyle mi? Bunu bir daha asla zihninizden bile geçirmeyin” sözleri üzerine salon bir anda buz kesti. Çek Bakan, kendisinin yanlış anlaşıldığını söyleyip özür dileyince ortam biraz olsun yumuşadı. Sert Kıbrıs diyalogları şöyle:
Anders Fogh Rasmussen (NATO Genel Sekreteri): NATO-AB toplantılarının yapılamıyor olması işbirliğini olumsuz etkiliyor. Türkiye’nin AB Savunma Ajansı’na üyeliği gibi taleplerini karşılayalım, Türkiye de Kıbrıs’ı (Rum Kesimi) ortak toplantıya kabul etsin.
Catherine Ashton (AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi): Ben de aynı görüşteyim./_np/8961/13198961.jpg
Davutoğlu: Bu söyledikleriniz AB’nin Türkiye’ye taahhüdüdür. Bunlar zaten yapılmalı. Bunun karşılığında Kıbrıs Rum Kesimi’ni meşru kılacak bir adım atmamızı beklemeyin. Biz formel olarak Kıbrıs Rum yönetimi ile hiçbir yerde bulunmayız. Eğer onlar Ada’nın tümünü temsil ediyorlarsa Türkleri de masaya oturturuz. Eğer Kıbrıs Cumhuriyeti ayrı bir devlet ise o zaman KKTC’nin ne olduğunu tanımlarız. Kıbrıs sorunu çözülmeden bunun olması mümkün değil. Kıbrıs Rum Kesimi’nin Kıbrıs sorunu çözülmeden AB’ye girmesi bir hataydı. Bunun doğurduğu bir sonuçla uğraşıyoruz şimdi.
Schwarzenberg: Biz Türkiye’yi AB nezdinde destekliyoruz. Ama AB üyesi olmayan bir ülkenin bize ‘Hata yaptınız demesi’ doğru değil. Bizim iç işlerimize karışamazsınız. Bize kimse ders veremez.
Davutoğlu: Bakın biz burada bir aileyiz. Biz bu ailenin en eski üyelerindeniz. Siz burada yokken biz vardık. Tarihe girmek istemiyorum ama, size bu hata dediğim şeyin nasıl olduğunu anlatayım. Aile içinde hatalar da konuşulur. Siz aday olduğunuzda, bir ülke (Yunanistan’ı kastediyor) ‘Güney Kıbrıs Rum yönetimi aday olmadan Doğu Avrupa ülkeleri de aday olamaz’ diye blokaj koydu. AB sizi üye yapabilmek için bu hatayı yaptı. Bu açıkça bir şantajdı. Aynı günlerde bize geldiler, ‘Bu ülkeleri NATO’da bloke edin ki sizi de AB’ye üye yapsınlar’ dediler. Ama Türkiye Doğu Avrupa ülkeleriyle tarihi bağları ve saygısı nedeniyle böyle bir şantajı yapmadı. Bu bizim devlet anlayışımızdır. O nedenle bu sözleri, seneler sonra Çek Dışişleri Bakanı’ndan duymak bana ıstırap verdi. Biz size şantaj yapmadığımız için hata yaptık. Bu masaya Kıbrıs Rum yönetimi oturmayacak, bunu aklınıza sokun. Niye, Hırvatistan ile Slovenya arasındaki ihtilafı çözmeye çalıştınız? Çünkü sınır ihtilafı olan bir ülke AB’ye üye olamaz. Peki niye AB üyesi yaptınız Kıbrıs’ı? Çünkü ortada bir şantaj vardı. Bizde öyle bir kültür olmadığı için bu koltukta oturuyorsunuz. NATO-AB ilişkisine önem veriyorsanız, gelin hep beraber Kıbrıs sorununu çözelim. Kıbrıs Rum yönetimi beni AB’de bloke edecek, ben de onu burada karşımda eşit şartlarla oturtacağım öyle mi? Bunu asla zihninizden bile geçirmeyin.
Schwarzenberg: Çok özür dilerim. Beni yanlış anladınız. Bizim AB’de Türkiye’ye desteğimiz tamdır.
Davutoğlu: Ben hiçbir şeyi yanlış anlamadım.
William Hauge (İngiltere Dışişleri Bakanı): Sayın Davutoğlu’nun anlattıkları ne yazık ki doğru.
Ashton: Sizi ilk kez bu kadar sinirli gördüm.
Davutoğlu: Bir daha o zaman bu konuyu açmayın. Her defasında size anlatıyorum. Ya Kıbrıs sorununun çözümü için gereğini yapın, ya da bir daha bu konuyu gündeme getirmeyin.
Rasmussen: İnformel yapabilir miyiz acaba?
Davutoğlu: Size söyledim, resmi olarak benim karşımda Kıbrıs Rum Kesimi oturamaz.
Inscrit le: 12 Jan 2008 Messages: 13627 Localisation: Paris
Posté le: 18 Sep 2011 0:45 Sujet du message:
Bir tanidigimdan geldi. Hakikaten bu sorularin cevabi var mi?
Citation:
Asagida bir haber var, ancak ben asagidaki sorularin cevaplarini merak ediyorum; bilenler lutfen cevaplandirabilirler mi...
-Abd radari, abd kontrolu altindaki kuzey irak' a niye kurulmuyor da, Turkiye Malatyaya kuruluyor ? Aralarinda cografi olarak sadece birkac yuz kilometre var... (sadece lojistik nedenler mi buna sebep?)
-Turkiye Suriye ile niye birdenbire neden dusman oldu ? Suriye' nin karismasi sadece israil' in cikarina; Turkiye' nin zararina... Bu Suriye' de bilmedigimiz bir enerji, dogalgaz, petrol oyunu mu var ? Turkiye' nin, eger boyle bir enerji oyunu filan var ise, bu isten cikari nedir ?
-Oslo MiT konusmalarini, asiri dinci israilli Lieberman kazmasinin sizdirttigi belli (belli ki konusmalari hamisi oldugu pkk' dan almis; boyle gizli konusmalari, karsilikli herkesin, dolmakalem, canta, kravat ignesi, bastan sona kaydettigini zaten herkes biliyor)... Peki israil, "Malatya radar' da" kendi cikarina, "Suriye' de karisiklik" kendi cikarina, bir oyun sahnelenirken, neden boyle bir salaklik yapar ki ? Acaba kuzey irak petrol dogalgaz paylasiminda kavga mi cikti ?
- Yoksa israil, Dogu akdeniz' de gercekten inanilmaz bir petrol dogalgaz volisi vuracagini dusunerek, simarip diger cikarlarini oteledi mi ?
-Boyle karisik islerin, sadece vatan millet sakarya icin olamayacagini hepimiz biliyoruz, buyuk maddi cikarlarin (petrol dogalgaz) sozkonusu olmasi gerektigini biliyoruz... Butun bu acaip karmasa da, abd-israil-Turkiye- Suriye- irak- (kibris ?) vesaire arasindaki enerji oyunu nedir ?... (Nabucco ve de diger boru hatlari bu isin neresinde kaliyorlar ?)...
Bilenler, veya yorum yapmak siteyenler olursa, hepimizin kafasindaki sorulari daha da netlestirecektir...
Inscrit le: 29 Jan 2010 Messages: 742 Localisation: Paristanbul
Posté le: 18 Sep 2011 16:24 Sujet du message:
Bölge büyük güçlerin satranç masasidir. ABD, zor bir biçimde becerse bile Israili ve Türkiye'yi kendi güvenlik semsiyesi'nin altinda tutmaktadir. Radarlari niye kuzey irak'a yerlestirilsin ki? Bu ülke daha kaos'tan çikmamistir. Rakipler iki tanedir, Iran ve Rusya. Rusya, bati'nin en önemli rakibidir, enerji koridorlar konusunda senelerdir kendi agirligini koyma çabasindadir, enerji Rusya'nin ana geliridir ve bunu koruma amacinda her tür savasa hazirdir. Iran, son zamanlarda Türkiye'nin bölgesel rakibidir, iki ülke arap dünyasini etkileme savasindadir, Iran senelerdir nükleer silahlanmayi körfezdeki petro-ülkelere karsi gelistirmistir.
Ve son zamanlarda Türkiye çikarmalariyla bunun önünü kesmistir, sünni dünyayin liderligini üstlemekte basarmistir. Türkiye, Iran'in önünü kesip artik ona rakiptir. Iran, senelerdir Suriye'yi desteklemistir, bu ülke'nin sii yapisini kullanip Israili hedef göstererek arap dünyasini etkileme ve liderlik konusunda son yillarda önemli etken kazanmistir. Ama bugün Türkiye Iran'in önünü kesiyor ve iki ülke çok ciddi rakip oldular. Bunu sonucu Iran'in tek ve izole kalmasidir, Suriye gitti gidiyor artik, bölgede Iran'in son kardes ülkesini kaybetti. Assad gidecek ve ûlke diger arap ülkeleri gibi Türkiye'nin etkisi altinda olacak. Artik Israile savas açmak, filistinlere silah göndermek, bölgedeki sii gruplara yardim göndermek mümkün olmayacak, tampon bölgeler kendi kontrollarindan çikmis haldedir. Evet, Türkiye'ye radar gelistirmek Israilin çikarinadir, Türkiye, arap dûnyasinin liderlik üstlemekte Israilin yararindadir, çünkü bu liderlikte artik kendisine karsi savas mümkünlügü degerini iyicene kaybetmistir. Nabucco'ya gelirsek, bu tablo'nun içerinde yer almayan bir elemandir, borular Azerbaycan, Gürcistan ve Türkiye'den geçiyor ve batiyi beslemeye yetmiyor, arap körfezi daha dünya'nin en ônemli enerji kaynagi kalacaktir.
Inscrit le: 12 Jan 2008 Messages: 13627 Localisation: Paris
Posté le: 07 Juil 2012 16:42 Sujet du message:
Azili AKP muhalifi Onkibar yine yazmis...
Ben H. Clinton'un boyle bir laf ettigini duymadim! Dogru mu ?
Citation:
Yenildin Tayyip Erdoğan, Beşar’a yenildin!
Kürsüde çılgına dönmüş bir görüntüde!
Bağırıyor, çağırıyor, tehdit ediyor!
Kim mi?
Tayyip Erdoğan!
Niye mi?
Suriye’de Beşar Esad’a yenildi de ondan!
Önceki gün partisinin Kayseri kongresinde dış basına köpürmesi bu sebeple!
Peki yenildiği hükmüne nasıl mı vardım?
Birincisi Tayyip Bey’in yoldaşı Hillary Clinton’un önceki akşam ettiği şu sözden:
-“Suriye’de başarılı olacağımızdan şüphe duyuyorum ve bunu ifade etmekten nefret ediyorum.”
Söyleyin bu itiraf yenilgi ilanı değil midir?
Bitmedi, benzer bir kabul Fehmi Koru’da da var.
O da Star Gazetesi’ndeki köşesinde örtülü olarak yenildiğimizi yazdı!
Hillary ile Fehmi gibi isimler bile bu noktada ise bu iş artık bitmiştir!
Dahası, Suriye gibi bir ülke uçağını düşürüyor ve mukabele için bir mantar tabancasını bile patlatamayıp sadece kuru gürültü yapıyorsan bunun adı da yenilgidir!
Evet, Tayyip Erdoğan yenildi ve Türkiye’nin itibarını, imajını ve büyüklüğünü yerle bir etti!
Tayyip Erdoğan da yenildiğini gördü ve siyaseten olumsuz etkilenmemek için bunu örtmeye çalışıyor!
Kayseri konuşmasında Wall Street Journal’ı tehdit etmesi aslında içeriye korku salmak içindir!
Bu korku mesajı iyi yansıdı ki Suriye tartışmaları televizyonlardan bir anda kaldırıldı!
Laf aramızda Tayyip Erdoğan’ın Suriye’de çakılması çok iyi oldu zira Suriye’de yaşayanlar bizim Müslüman kardeşlerimiz!
Mazallah savaş ilanı yeni bir Kerbela olacaktı ve Haçlı ideallerine hizmet edilecekti!
Sakın bana milli bir meselede nasıl böyle şeyler yazarsın demeyin!
Tam tersine Tayyip Erdoğan’ın Suriye politikasına karşı çıkmak milli bir ibadettir!
Altını çizerek yazıyorum Türkiye’nin üniterliği Suriye’nin birliğine bağlıdır. Maazallah Suriye işgal edilseydi. Türkiye’nin güney sınırı ertesi gün değişirdi!
Erdoğan’ın bu hezimetini ahaliye enine boyuna duyuracak bir muhalefet arıyorum da... Nerede!
Sabahattin Önkibar
Aydınlık, 03 Temmuz 2012
Toutes les heures sont au format GMT + 2 Heures Aller à la page Précédente1, 2, 3, 4, 5, 6Suivante
Page 3 sur 6
Vous ne pouvez pas poster de nouveaux sujets dans ce forum Vous ne pouvez pas répondre aux sujets dans ce forum Vous ne pouvez pas éditer vos messages dans ce forum Vous ne pouvez pas supprimer vos messages dans ce forum Vous ne pouvez pas voter dans les sondages de ce forum