293 visiteur(s) et 0 membre(s) en ligne.
  Créer un compte Utilisateur

  Utilisateurs

Bonjour, Anonyme
Pseudo :
Mot de Passe:
PerduInscription

Membre(s):
Aujourd'hui : 0
Hier : 0
Total : 2270

Actuellement :
Visiteur(s) : 293
Membre(s) : 0
Total :293

Administration


  Derniers Visiteurs

administrateu. : 15h30:38
murat_erpuyan : 15h33:02
SelimIII : 1 jour, 04h57:34
Salih_Bozok : 3 jours
cengiz-han : 3 jours


  Nétiquette du forum

Les commentaires sont sous la responsabilité de ceux qui les ont postés dans le forum. Tout propos diffamatoires et injurieux ne sera toléré dans ces forums.


Forums d'A TA TURQUIE :: Voir le sujet - Mine KIRIKKANAT yine döktürdü....AMA OKUYAN KIM???
Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum Forums d'A TA TURQUIE
Pour un échange interculturel
 
 FAQFAQ   RechercherRechercher   Liste des MembresListe des Membres   Groupes d'utilisateursGroupes d'utilisateurs    

Mine KIRIKKANAT yine döktürdü....AMA OKUYAN KIM???
Aller à la page Précédente  1, 2, 3
 
Poster un nouveau sujet   Répondre au sujet    Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum » Forum en langue turque
Voir le sujet précédent :: Voir le sujet suivant  
Auteur Message
murat_erpuyan
Admin
Admin


Inscrit le: 30 Jan 2006
Messages: 11178
Localisation: Nancy / France

MessagePosté le: 26 Avr 2021 22:21    Sujet du message: Répondre en citant

Mine bu sefer Ali Sirmen'i yazmis, guzel yazmis, iyi ki de yazmis...

Citation:

Bir Cumhuriyet bilgesi: Ali Sirmen

Mine G. Kırıkkanat - Cumhuriyet, 25 Nisan 2021



Yıllar önce bir ekim günü karşılaştığımızda, başını eğip koca gözlerini gözlerime dikti. Saydam tenli, beyaz bir kızdım; inatçıydım, gururluydum, pervasızdım. Kaçırmadım gözlerimi, ben de meydan okudum ona. Ama içimin ıvıl ıvıl olduğunu duyumsayınca, kızardım, korktum.

Artık hep çevremdeydi. Beni elde etmek istedikçe direniyordum. Bir gün bana sarılmak isteyip de oracıktaki çerçeveli fotoğrafı kafasına indirdiğimde, şaşkın kalakalışını hiç unutmuyorum.

Keşke hep öyle kalsaydı.

Sonra bir bahar günü kırıldı direncim.

Evlendik, kocam oldu.

Onu seviyordum, o da beni. Sevgimizi geliştirecek, yaşamı acı ve tatlı yanlarıyla paylaşıp dayanışacak bir bütünün parçası olacaktık.

Olamadık.

Yaşamın güçlüğünü paylaşıyorduk paylaşmasına da başarı, onur hep onun olmalıydı. Benim tek önemli başarım, onun karısı olmaktı.

Tek başına kocamın geliriyle geçinemezdik. Ben de sabahtan akşama işte çalışıyor, akşam yorgun argın eve dönünce yemek yapıyor, sofra hazırlıyor, bulaşıkları yıkıyor, sonra da üzerimden uyku akarken, ertesi gün onun giyeceklerini ütülüyordum. O ise yemekten sonra bir köşede otururdu. Benim ne kendime ait bir köşem oldu, ne de zamanım.

Sonra bir çocuğumuz oldu. Nasıl yetiştirileceğini o buyurur, ben uygulardım. Evde kuralları o koyardı. Dışarıda kuralları da onlar koyarlardı.

Doğrusunu söylemek gerek, yaşam onun yüzüne de her zaman gülmüyor, kurallar onu da baskı altında tutuyor, eziyordu.

Sonra bir gün hapse girdi.

Yıllarca hapishane kapılarında koşturdum.

Onun dış dünya ile bağlantısı, eli ayağı, gözü kulağı oldum. Onun için davalara giriyor, açıklamalar yapıyor ve başta görüş günleri olmak üzere hep güler yüzlü oluyordum. O yakınmakta, sinirlenmekte özgürdü. Oysa her zaman sakin, kendine hâkim ve güler yüzlü olmalıydı bir mahkûmun karısı
.*


Kör hızarın çarkında dimdik

Ali Sirmen, yüz yaşına iki kala kör bir hızarın dişlilerine takılmış Türkiye’nin çıkışlardan çok inişlerle süren yolculuğuna 1965 yılından beri eşlik eden sıra dışı bir yazar ve gazetecidir.

Sıra dışıdır, çünkü kör hızarın ekonomiden politikaya derken sosyolojiye yansıyan mezbahasına uyum gösteren çoğu meslektaşımız bin kez taraf ve fikir değiştirirken, Ali Sirmen ne dedi, ne yazdıysa o kalan, amasız ve çünküsüz dimdik duranlardandır.

Üstadın 1974’te buluştuğu Cumhuriyet gazetesindeki duayenliği, bir zaman ölçüsü değil. Bazen umutsuz görünen bir aydınlanma savaşındaki silah arkadaşlığı, inatçılık ve yılmazlık. Çünkü her şeyin çürüdüğü, her mesleği hırsızların ve onursuzların sardığı bu ülkede bir erdem anıtıdır Ali Sirmen. Ne mutlu bize ki onun gibi erdemli insanlar hâlâ var, hâlâ çoklar. Ali Sirmen’in anıt farkı, kimsenin kalbini kırmadan, düşman edinmeden erdem örneği olabilmesidir. Yollu yolsuz, hırlı hırsız, dost düşman, herkesin saygısını kazanmak hiç kolay değil. Ali Sirmen, işte bunu başarmıştır.


Dağ gibi kadın

Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır derler, doğrudur. Ali Sirmen’in arkasındaki onur yönderi, vicdan muhasebecisi, karısı, öğretmeni, komiseri Mine Sirmen’dir.

Türkiye’de eşinin makamı ve zenginliğiyle değil dürüstlüğüyle övünen kadınlar hâlâ var mıdır, kalmış mıdır, bilmiyorum. Ben tek bir kadın biliyorum. Mine Sirmen, Ali’ye bir telefonla çözebileceği sorunları çözmediği, uğradığı haksızlığı bile sineye çektiği, kimseden bir talepte bulunmadığı için saydırır, saydırır; sonunda “Benim kocam çok namusludur!” derken gururla dolardı sesi.

Zaten yukarıda çok kısa bir alıntı okuduğunuz mektup, Ali Sirmen’in büyük aşkı Mine’yi yitirdikten bir yıl sonra onun ağzından kendini eleştirdiği, olağanüstü bir ağıttır.

Yatılı okuduğu Galatasaray Lisesi’nden sonra İ.Ü.Hukuk Fakültesi’ni Mine Sirmen’le birlikte bitiren Ali Sirmen, Paris Üniversitesi’nde anayasa hukuku ve siyasal bilimler dalında doktora yaparken gazeteciliğe başladı. 1980 darbesini izleyen üç buçuk yıl, gazetecilik yaptığı için hapsedilen hukukçulardan biriydi. Mine Sirmen de avukatı.


Duvara tos öğretisi

Ali Sirmen’in elli beş yıldır biri ötekiyle çelişmeyen, en güzel ve çarpıcı yazıları, Cüppeli Vesayet başlığı altında Kırmızı Kedi Yayınevi’nin Cumhuriyet Bilgeleri koleksiyonunda yayımlandı.

Türkiye’nin bugüne bir günde gelmediğinin, Atatürk’ün ölümünden beri geminin su aldığını, kaptanların çapsız ve tayfaların liyakatsiz olduğunu belgeleyen kitap, Ali Sirmen’in tüm öngörülerinin de bire bir doğrulaması.

İnsanlar ya okuyarak öğrenirler ya da kafalarını yaşamın duvarlarına çarpa çarpa.

Türk toplumu, geniş genelinde ikinci yolu yeğlediği için bugün kan revan içindeyiz. Geç ya da değil, bir yerden okuyarak öğrenmeye ikna etmeliyiz, genç kuşakları.

Bir gün, kitap okuyan ve aynı duvara tekrar tekrar toslamadan öğrenmeyi başaran bir Türkiye düşlüyorum.

Umarım gerçekleşir.

* Cüppeli Vesayet/Kırmızı Kedi Yayınevi,

2021








<
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Montrer les messages depuis:   
Poster un nouveau sujet   Répondre au sujet    Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum » Forum en langue turque Toutes les heures sont au format GMT + 2 Heures
Aller à la page Précédente  1, 2, 3
Page 3 sur 3

 
Sauter vers:  
Vous ne pouvez pas poster de nouveaux sujets dans ce forum
Vous ne pouvez pas répondre aux sujets dans ce forum
Vous ne pouvez pas éditer vos messages dans ce forum
Vous ne pouvez pas supprimer vos messages dans ce forum
Vous ne pouvez pas voter dans les sondages de ce forum


Powered by phpBB v2 © 2001, 2005 phpBB Group Theme: subSilver++
Traduction par : phpBB-fr.com
Adaptation pour NPDS par arnodu59 v 2.0r1

Tous les Logos et Marques sont déposés, les commentaires sont sous la responsabilités de ceux qui les ont postés dans le forum.