527 visiteur(s) et 0 membre(s) en ligne.
  Créer un compte Utilisateur

  Utilisateurs

Bonjour, Anonyme
Pseudo :
Mot de Passe:
PerduInscription

Membre(s):
Aujourd'hui : 0
Hier : 0
Total : 2270

Actuellement :
Visiteur(s) : 527
Membre(s) : 0
Total :527

Administration


  Derniers Visiteurs

lalem : 6 jours
SelimIII : 8 jours
adian707 : 9 jours


  Nétiquette du forum

Les commentaires sont sous la responsabilité de ceux qui les ont postés dans le forum. Tout propos diffamatoires et injurieux ne sera toléré dans ces forums.


Forums d'A TA TURQUIE :: Voir le sujet - 10 Ekim, Ankara
Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum Forums d'A TA TURQUIE
Pour un échange interculturel
 
 FAQFAQ   RechercherRechercher   Liste des MembresListe des Membres   Groupes d'utilisateursGroupes d'utilisateurs    

10 Ekim, Ankara

 
Poster un nouveau sujet   Répondre au sujet    Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum » Forum en langue turque
Voir le sujet précédent :: Voir le sujet suivant  
Auteur Message
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13627
Localisation: Paris

MessagePosté le: 11 Oct 2015 3:53    Sujet du message: 10 Ekim, Ankara Répondre en citant

Bir utanç sayfasi, kara sayfa daha eklendi Turkiye Cumhuriyeti tarihine, 6-7 Eylul\'den sonra, 1 Mayis Taksim\'den sonra...

10 Ekim Ankara - 95 vatandas ölü, yuzlerce yarali.

Ve vatandasini korumakla gorev iktidar kendinde en ufak bir sorumlululuk aramadan, baskentte islenen bu katliamdan baskalarini sorumlu tutuyor.

Tiksinmemek olasi mi?
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13627
Localisation: Paris

MessagePosté le: 11 Oct 2015 3:55    Sujet du message: Répondre en citant

Demirtas\'i seversin sevmezsin... Ama asagida soyledikleri yalan mi?

Citation:


Demirtaş, KESK çıkışında gazetecilere yaptığı açıklamada, cenazelerin Ankara\'dan toplu halde uğurlanması konusunda çalışma yaptıklarını açıklayarak, \"Cenazelerin toplu halde Ankara\'dan uğurlanması konusunda bir hazırlığımız olacak. Yaralıların akibeti konusunda da takip konusunda koordinasyonumuz olacak. Tüm bu katliamı gerçekleştiren zihniyetin bu topraklarda halkımız nezdinde bir korku ve panik yaratmasını engelleyecek en güçlü duruşu ortaya koyacağız. Ankara\'dan cenazelerimizi kitlesel uğurlayacağız. Ve gittiği her yerde de kitlesel karşılayacağız. Toprağa emanet edeceğiz, Allah\'a emanet edeceğiz, ama geri kalanlar olarak da dimdik ayakta duracağız. Bize bu şekilde boyun eğdirmeye çalışacaklarını zannedeceklerini zannediyorlarsa da geçmiş de de yanıldılar, şimdi de yanıldıklarını göstereceğiz\" dedi.

\'ANKARA\'NIN DA FAİLİNİ YAKALAMAYACAKSINIZ\'

Başbakan Davutoğlu\'nu sert sözlerle eleştiren Demirtaş konuşmasına şöyle devam etti: \"Þunu da belirteyim ki, stajyer Başbakan bu akşam bir takım açıklamalar yaptı. Yalanla, yanlışla dolu kendisinin de inanmayacağı bir konuşma yaptı. Her şeyden önce şunu belirteyim ben Selahattin Demirtaş olarak kimseyi tehdit etmedim, etmemde. Sadece birkaç ay içerisinde 150\'den fazla arkadaşını bu ve benzeri saldırılarda kaybetmiş biri olarak konuştum ve konuşuyorum, konuşmaya da devam edeceğim. Tek birinin dahi failini yakalamadınız. Ne Suruç\'un ne Diyarbakır\'ın. Ankara\'nın da yakalamayacaksınız. Arkasındaki güçleri ortaya çıkarmayacaksınız. Utanmadan sıkılmadan bir Başbakan olarak ‘Suruç katliamının sanığını yakaladık, bunu da Adalete teslim ettik\' dediniz bir Başbakan olarak. Bir saat önce söyledin bunu, ‘Abdurahman Açıkgöz\'ü yakaladık, Adalet\'e teslim ettik\' diyorsun. Abdurahman Açıkgöz canlı bomba, orada paramparça oldu. Kimi yakaladın nereye teslim ettin. Bütün Türkiye\'nin gözünün içine baka baka yalan söyleyen adamdan hayır gelir mi? Bugüne kadar hangi katliamın sonuçlarını, faillerini arkasındaki güçleri ortaya çıkardın. Hangisini yaptınız? Roboski\'yi mi yaptınız, Gezi\'de öldürdüğünüz çocukların hesabını mı verdiniz? Diyarbakır\'da patlattığınız bombanın arkasındaki gücü ortaya çıkardınız. Suruç mu ortaya çıktı, bu da ortaya çıkmayacak. Çünkü karanlık değil, bunlar karanlık olaylar değil. Aleni bir şekilde Ankara\'nın göbeğinde ‘Geliriz ve sizi paramparça ederiz\' mesajı verilmek isteniyor. Bu bize yönelik bir saldırı değil sadece. Kim AKP\'ye bu zihniyete kafa tutarsa, ‘biz hepinizi paramparça ederiz ve üstünü de örteriz\' demek istiyorlar. Kimse kimseyi kandırmasın. Ben durup dururken kimseye iftira atmak için bunları söylemiyorum. Birilerini karalamak için hele hele siyasi rant ve seçim kampanyası için ifade etmiyorum. Sandığınızda, koltuğunuz da, sarayınızda batsın. Ama biz tek bir arkadaşımızın, halkımızın tek bir evladının tırnağını sizin çaldığınız trilyonlara değişmeyiz. Bunu bilin. Bu kadar aşağılık bir zihniyet neredeyse ‘HDP kendi mitingini bombaladı\' diyecek noktaya geldiler. Başbakan yarım saat konuşuyor, 20 dakikasını bize hakaret ve tehditle geçiriyor. Başbakan 100 arkadaşımın katledildiği mitinginle ilgili konuşuyor, konuşmasının yarısından fazlasını bana tehdide ayırıyor. IÞİD ile ilgili bir tek kınama cümlesi duydunuz mu, yok. Halen bizi tehdit ediyor. Sen kimsin, nesin, bizim Başbakanımız falan değilsin, doğru. Ama bizim bu şeklide an ve an, gün ve gün katilimiz olmana da izin vermeyeceğiz. Bizi bu şeklide tehdit etmenize boyun eğdirmenize asla izin vermeyeceğiz. Ortada bir çocuk oyunu oynanmıyor. Her gün ölüyoruz. Ölen biziz, askerde biziz, poliste biziz. Kürt de biziz, Türk de biziz. Yoksul halkın evlatları olarak biz ölüyoruz. Siz ölmüyorsunuz. Sizin evlatlarınız nerede ne yaptığını her gün izliyoruz, biz ölüyoruz. Dolayısıyla hesap vermesi gereken biz değiliz, sizsiniz. Devlet sizin elinizde, ülkeyi siz yönetiyorsunuz. Her ölümden sorumlusunuz. Ve, bunun hesabını vereceksiniz. Sizi hukuk karşısında bağımsız yargının karşısına çıkarana kadar mücadelemiz sürecek. Böyle elinizi kolunuzu sallaya sallaya bu ülkede her gün katliam yapmanıza izin vermeyeceğiz. Hele kameraların karşısına çıkıp bize parmak sallayıp, tehdit ederek, korkutacağınızı zannediyorsanız yanılıyorsunuz. Allah\'tan başkasından korkumuz yoktur. Bir canımız var, halkımızın uğuruna da feda ederiz. Korkacak bir şeyimiz yok. Saklayacak bir şeyimiz de yok.\"

\"ELİNİZİ KOLUNUZU SALLAYA SALLAYA KATLİAM YAPMANIZA İZİN VERMEYECEÐİZ\"

Başbakan Ahmet Davutoğlu ve İçişleri Bakanı Selami Altınok\'ı eleştiren Selahattin Demirtaş, \"Bütün olup bitenleri herkes elini vicdanına koyarak değerlendirsin. Ankara, Türkiye\'nin başkenti. Kuş uçsa devletin haberi olur. İstihbaratın en güçlü olduğu şehirdir burası. 100 binlik miting yapılıyor tek bir güvenlik önlemi yok. Ne ara sokaklarda ne ana caddede tek bir güvenlik önlemi yok. Kendi mitinglerine bir bakın. On cadde öteden başlıyor güvenlik önlemleri. Bugün barış isteyenlerin mitingine 2 tane canlı bombayı kendi elleriyle saldılar. Ne kontrol var ne güvenlik. Yetmedi, canlı bombalar kendini patlatmış yerde yaralılar var. 500 yaralı var nefes alacak durumda değiller kendi emirleri ile polisler gaz atıyorlar. Yaralılar zaten ölmek üzere birde gazla boğuştular. Yaralıları taşıyanlar gazla boğuştular. Polisin TOMA\'dan sıktığı suyla boğuştular. 100 cenazemiz var, 500 yaralı var bir de TOMA\'dan sıkılan suyla, gazla uğraştık. Bu mu senin adaletin? Bunun hesabını vermek yerine çıkmış HDP\'yi, Demirtaş\'ı suçlayan kendi sorumluluklarını görmezden gelen bir tutum sergiliyorlar. Böyle bir aymazlık utanmazlık olabilir mi? Gazeteci bakana \'İstifa edecek misiniz?\' diye soruyor, beyefendi gülüyor. Gülerek cevap veriyor. 100 tane cenaze morgda bekliyor ülkenin atanmış memuru sözde adalet bakanı sırıtarak cevap veriyor. Biz bunlara mecbur değiliz.

\'BUNLARIN KAHRINI ÇEKMEK ZORUNDA DEÐİLİZ\'

Ülke olarak bunların kahrını çekmek zorunda değiliz. Halen bizi dışlayan bir tutum var. Halen bunlardan bütün sorumlu bizmişiz gibi bütün bu ölümlerden sorumlu bizmişiz gibi bir tutum var. Ülkeyi biz yönetiyorsak haber veririz. Bugün Başbakan ben olsaydım Türkiye toplumundan bin defa özür diler istifa ederdim. Hatta onuru olan istifa değil intihar eder böyle bir alçaklık karşısında. Bunlarda utanma yok. Bir tane haysiyetli onurlu yok ki, istifa edin çağrısı yapalım. Ve biz bunlar tarafından yönetiliyoruz. Nerede nasıl öleceğimizi, öldürüleceğimizi bilmeden bunlar tarafından yönetiliyoruz. Bunun adına ileri demokrasi diyorlar.

O nedenle özellikle Davutoğlu\'na sesleniyorum: Bizi tehdit ederek, hakaret ederek daha cenazelerimiz morgdayken, parçalarını meydandan toplamamışken bizi suçlayan dilden seni men ederim. Haddine değil. Sen başbakan bile değilsin. Ülkenin yönetimine zorla el koymuş, darbe yapmış bir kliksiniz. Bize parmak sallayarak, tehdit ederek konuşmak sizin haddinize değil. Türkiye demokrasi ve barış çağrısından tahrik oluyorsa kusura bakmayın. Biz sadece kardeşçe yaşamak için bu mitingleri ve yürüyüşleri yapıyoruz. Asıl sorumlu ve tahrikkar sizsiniz. Her konuşmanız tahrik kokuyor. Cumhurbaşkanından Başbakanına her konuşmanız sadece insanlarımızı birbirine düşman etmeye yarıyor. Size oy verenler vatandaş geri kalanlar kuluz, tebayız. Size oy vermediğimiz için geri kalanların hepsinin katli vaciptir. Bunu her gün siz söylüyorsunuz. Her gün kameraların karşısına çıkarak ayrımcılığı siz yapıyorsunuz. Utanın, sıkılın. Düşün bu ülkenin yakasından. Ülkemizi sizden kurtaracağız. İnşallah o günler yakındır. Bu halkları, ezilenleri sizden kurtaracağız. O günler gelecek hep birlikte göreceğiz\" diye konuştu.

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/siyaset/385453/Demirtas_tan_Davutoglu_na_cok_sert_yanit.html
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
cengiz-han
V.I.P
V.I.P


Inscrit le: 12 Jan 2008
Messages: 13627
Localisation: Paris

MessagePosté le: 12 Oct 2015 2:00    Sujet du message: Répondre en citant

Yukaridaki konusmanin videosu




Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
opak
Admin
Admin


Inscrit le: 02 Mar 2013
Messages: 150

MessagePosté le: 13 Oct 2015 17:03    Sujet du message: Répondre en citant

Anakara'da yasayan bir arkadasimdan gelen mail :



Ankara Garı şehirde en çok gittiğim mekanlardan biridir.
Her gidişimde aklımdan “allah korusun burası terör saldırısı için çok uygun yer” diye geçirdiğim yerdir.
Güvenlik sıfır, 1.perondan hareket eden hızlı trenlere bineceklerin valiz kontrolu dışında hiç bir önlem yok.
Içerisinde veya dışarısında elini koluna sallayarak saldırı düzenleme imkanı sonuna kadar mevcut.
Bugüne dek bir istinda dışında çevrede 5 adet polis görmüş değilim.

Yaz başında annemi karşılamak için biraz erken gittim dışarıda kapının önünde sigara tüttürüyorum.
Etraf sakin buna karşılık yan tarafta tam teçhizatlı kalabalık bir polis ekibi hazır ve nazır pozisyon almış bekliyor.
Içimden hayrola bu tiplar niçin burada diye geçiriyorum.
Az sonra küçük bir grup geliyor ve merdivenlerin ön tarafında toplanıyor.
Bazılarının elinde kartonlara yazılı dövizler var.
Içlerinden biri çıkıp kısa bir konuşma yapıyor ve elindeki kağıttan basın bildirisi okuyor.
Protesto eylemi yapan sendikacılarmış.
Hiç üşenmiyor ve sayıyorum, tamı tamına 32 kişi.
10 dakika içerisinde dağılıp gidiyorlar.
Ardından polisler gelen otobüslerine binip gidiyorlar.
Onları da sayıyorum 42 kişiler.
Ardından, ulan şu emniyete bak 30 kişiye 40 polis yolluyor diyorum.

Protestocu küçük bir sendikacı grubuna bu kadar ilgi ve alaka gösteren Ankara Emniyet Müdürlüğü bu hafta sonu binlerce kişinin buluşacağı noktada hiç bir önlem almıyor!
Ve de Iç Işleri Bakanlığı koltuğunda oturmakta olan zat yanında pişmiş kelle gibi sırıtan biriyle (Adalet Bakanı imiş) basın karşısına çıkıp “güvenlik sorunu yoktu” diyebiliyor.
Koltuk uğruna kısa süreli AB Bakanlığı görevine balıklama atlayan kerameti kendinden menkul 100 Watt Beril’de “saldırıyı IÞID ile PKK ortaklaşa düzenlemiş olabilir” diyebiliyor.

Saldırı dehşet verici.
Sonuçları herkesi derinden yaralayacak kadar üzücü.
Ve de vahim elbette.

Ancak daha vahimi saldırıdan sonra T.C.Bakanlarının ve de onları tayin eden Başbakan’ın sergiledikleri tavırlar.
KaçAKsaray mukimi hakkında laf etmeye dahi gerek yok.

Yüze yakın masum yurttaş yaşamını kaybediyor.
Iç Işleri Bakanı, Emniyet Genel Müdürü, Ankara Valisi ve Emniyet Müdürü halen koltuklarını koruyabiliyorlar.
Bundan daha acı ve üzüntü verici bir manzara dünyanın başka ülkesinde asla ama asla görülmez.

Isitifa için niçin ONURLU MÜESSESE denir?
Işte bu gibi durumlar için.
ONUR var ise istifa edersin.
Ya da istifa etmeyenleri hemen görevden alırsın.
Ancak,
Vermediyse mabud neylesin Mahmut!

Türkiye’de GÜVENLİK ile birlikte çok ciddi bir ONUR sorunu var!

F.I.
Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
murat_erpuyan
Admin
Admin


Inscrit le: 30 Jan 2006
Messages: 11192
Localisation: Nancy / France

MessagePosté le: 15 Mar 2016 23:38    Sujet du message: Répondre en citant

Revenir en haut de page
Voir le profil de l'utilisateur Envoyer un message privé
Montrer les messages depuis:   
Poster un nouveau sujet   Répondre au sujet    Forums d'A TA TURQUIE Index du Forum » Forum en langue turque Toutes les heures sont au format GMT + 2 Heures
Page 1 sur 1

 
Sauter vers:  
Vous ne pouvez pas poster de nouveaux sujets dans ce forum
Vous ne pouvez pas répondre aux sujets dans ce forum
Vous ne pouvez pas éditer vos messages dans ce forum
Vous ne pouvez pas supprimer vos messages dans ce forum
Vous ne pouvez pas voter dans les sondages de ce forum


Powered by phpBB v2 © 2001, 2005 phpBB Group Theme: subSilver++
Traduction par : phpBB-fr.com
Adaptation pour NPDS par arnodu59 v 2.0r1

Tous les Logos et Marques sont déposés, les commentaires sont sous la responsabilités de ceux qui les ont postés dans le forum.