Les commentaires sont sous la responsabilité de ceux qui les ont postés dans le forum. Tout propos diffamatoires et injurieux ne sera toléré dans ces forums.
Forums d'A TA TURQUIE :: Voir le sujet - Soma faciasi
Forums d'A TA TURQUIE Pour un échange interculturel
Inscrit le: 12 Jan 2008 Messages: 13627 Localisation: Paris
Posté le: 18 Mai 2014 0:57 Sujet du message: Soma faciasi
Citation:
Özgen Acar: Bedava Kömür Dağıtımı!
Soma Kömürleri’nin sahibi olan Alp Gürkan acı olaydan bir yıl önce aynı tarihlerde bir TV kanalına yaptığı açıklamada “Madendeki bir olayda, işçileri 15-20 gün yaşatabilecek önlemler alındı…” demişti…
Yakın arkadaşı olduğu söylenen, hani seçim gecesi elektrik kesintilerini “trafoya giren kediye” bağlayan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, bu maden ocağını 9 ay 10 gün önce gezdikten sonra, “örnek bir işletme” olduğunu söylemişti.
Gerçekten dünyaya örnek oldu! Yine bir “trafo olayı” onu buldu ve madendeki doğumdan yaklaşık 300 tabut çıktı…
***
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da, Soma’ya giderek olay hakkında incelemelerde bulunduktan sonra bazı açıklamalar yaptı.
“Literatürde ‘iş kazası’ denilen olay var!” dedi.
“Literatüre” dilimizde “edebiyat” deniliyor. Başbakan herhalde bugünlerde edebiyata merak sarmış olmalı! “Başka ülkelerde de oluyor” derken, 1800’lerden ve 1900’lerin başlarından örnekler veriyor!
Peki, 1946’dan bu yana neden Avrupa’da olmuyor? “Avrupa Birliği’nin” ilk adı “Avrupa Kömür ve Çelik Birliği” değil miydi? Milyon ton başına üretimde, ölümler ABD’de yüzde 0.02, çok olayın yaşandığı Çin’de 1.27 ise, peki neden Türkiye’de yüzde 7.22 gibi çok yüksek oranda? Türkiye, işçi güvenliğini öngören uluslararası ILO Anlaşmasını 19 yıldır neden imzalamıyor?
Başbakan “Bunlar olağan… Fıtrat, işin özünde var!” diyor. Demek ki madenciler, madenlerde ölmek için yaratılmışlar?
Başbakan konuşuyor: “Konuyu istismar eden aşırı uçlar var.” Eskiden aşırı uçlar göndermesi “pis komünistlere (!)” yapılırdı, herhalde şimdilerde Feto Efendi’den söz ediyor olmalı!
“Önce yaraları saralım, sonra hesap soralım!” diye de ekliyor. Sanki beş aydır, dört bakandan ve kendi oğlundan hesap sorulabildi! Kaldı ki Soma Savcılığı daha şimdiden “Gözaltına alınacak amirler de öldü!” sözleri ile eveleme, geveleme, develeme yolunda adımların atıldığını ortaya koyuyor. Demek ki burada da trafoyu kedi patlattı!
İki hafta önce CHP’nin Manisa milletvekilleri, Soma madenlerinde “tehlike geliyor” nitelikli ölüm olaylarını bir önerge ile TBMM’ye taşımışlardı. Bu önerge anımsatılınca, Başbakan “O günkü TBMM gündemini saptırma amacıyla verildiği için reddedildi” demez mi?
Seçimlerde AKP’ye oy veren Somalılar, bu kez “Hükümet istifa, katil Başbakan…” diye tepki göstermeye başlayınca korumalarınca bir markete güçlükle sığındırabildi. Mağazaya girerken Başbakan’ın bir Somalıya yumruk ve dışarıda da Özel Kalem Müdür Yardımcısı Yusuf Yerkel’in de yere düşen bir göstericiye tekme atışları görüntülendi.
Korkarım bu millet 17 Aralık gibi bu acıları da kısa sürede unutur!
***
Madenin sahibi Gürkan kısa bir süre önce basına “Devletin maliyeti 135 dolardı. Biz maliyeti 24 dolara düşürdük!” diyerek övünmüştü…
Sonuç…
● Madende taşeronlaşma temel kural olmuştu… Böylece, çavuşlara 2.250, ustalara 1900, vasıfsız işçilere 1.300 lira aylık ödeniyordu. Sendika mı? Madenin dibinde sendika ne gezer… Sonuçta madenciler, işsiz kalkmaktansa kuru ekmeğe talim etmeyi ya da tabuta girmeyi göze alıyorlardı!
● Dünya madenlerinde “kaçış odası” yer alırken Afganistan, Pakistan ve Soma’da olduğu gibi Türkiye’de yok. Böylece maliyet azaltıldı mı? Kimin sırtından değil, kimin tabutundan?
● Yörede bu durumlarda kullanılması gereken “dev vantilatörler” yoktu. Olaydan çok sonra İstanbul’dan getirildi… Madene neden alınsın? Alınınca maliyet artmaz mı?
●“Trafo” çökerse, yerine “jeneratörün” anında devreye girmesi gerekmez miydi? Acaba jeneratör var mıydı? Madendeki oksijen maskelerinin en azından 40 dakika dayanması gerekirdi? Ama çoğu bozuktu? Yenisini almak mı? “Gerek yok! Bununla idare edin!” mantığı geçerliydi…
● İşçiler madene geldiklerinde, temiz elbiselerini çıkarıp soyunma dolapları yerine, sepetlere koyduktan sonra tavana iple asıyorlardı. Ne gerek vardı elbise dolabına?
● Böylece, şirket İstanbul Sanayi Odası’nın ilk 500 şirketi içinde 231. sıraya yükseldi. Holdingleşti ve İstanbul’da 47 katlı bir gökdelen ile Kartal’da bir AVM’yi de yapmaya başladı.
● Þirket, ürettiği kömürü Türkiye Kömür İşletmeleri’ne (TKİ) satıyor. TKİ ise kömürü, AKP hükümeti adına oy karşılığında bedava dağıtıyor… Yanan bedava kömür mü yoksa tabutların içindeki cesetler mi? Ne dersiniz?
● SGK ölenlerin ailelerine yaklaşık 1.000 TL aylık bağlayacakmış! Faturayı yine devlet ödeyecek demektir!
Neymiş, madende yılda iki kez “teftiş” yapılmış! Son olarak da geçen mart ayında gerçekleşmiş. Anlaşılan “teftiş” değil “teftiş fırçası” kullanılmış.
Başta ölenlerin aileleri olmak üzere, halkımıza başsağlığı ve sabır diliyoruz. Lütfen bu acıları 17 Aralık gibi örttürmeyiniz…
Inscrit le: 30 Aoû 2007 Messages: 3006 Localisation: Paris
Posté le: 19 Mai 2014 9:44 Sujet du message:
Aciyi, olaylari unutturmak için hersey mubah...
O yorenin insanlarindan birinden duydum : Madene ise alinan adamin ayni zamanda istifa mektubu da aliniyor, isverenin isine gelmezse kovuluyormus;
AKP mitinglerine goturulmek de bu zorunluluklardan. Ise alinmak için AKP'ye kaydolmak elzemmis..
Oy verme isleminde de muhurlu oy bastan verilip, sandiktan çikista bos geri aliniyormus.
Bu nedenle yanan bölgelerin özenle doldurulması, çok sağlam biçimde yalıtılması ve sürekli kontrol edilmesi gerekiyor.
Aksi takdirde için için yanan kömürün günün birinde köz halinde çökmesi ve tüm madeni karbonmonoksit gazıyla doldurması ihtimali büyük.
Ayrıca bazı kesimlerinde su da çıkabiliyor!
Dolayısıyla Soma, güvenlik önlemlerinin getireceği maliyetten asla kaçınılmadan üretim yapılması zorunlu olan, cevher rezervi zengin, ama sorunlu bir kömür yatağı.
* * * *
Bu gerçeğe rağmen siz, “oy alabilmek için kömürü bedava dağıtacağız, Soma Termik Santrali’ne kömür yetiştireceğiz” diyerek ton başına 22 dolardan bir cent yukarı çıkmazsanız, işletmeci ne yapar?
Maliyet artırıcı tüm harcamaları kısar, sadece üretime bakar!
Nitekim Soma Holding de öyle yapıyor ve sürümden kazanmak için üretime yükleniyor.
Inscrit le: 12 Jan 2008 Messages: 13627 Localisation: Paris
Posté le: 20 Aoû 2015 1:37 Sujet du message:
Citation:
Soma davasında 'AKP' itirafı
Soma Kömürleri AÞ. Genel Müdürü Ramazan Doğru, Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakan olduğu dönemde Manisa'da yapılan AKP mitingine madenci taşıdıklarını itiraf etti.
301 madencinin yaşamını yitirdiği Soma’daki iş cinayetine ilişkin yargılamanın bugünkü duruşmasında, madenci yakınlarını temsil eden avukatların sorularını yanıtlayan doğru, “2011 seçimleri öncesinde Tayyip Beyi'in Manisa'da mitingi vardı. İşletmemizde revezler bitmek üzereydi. Çalşın 3 bin kişi işsiz kalmakla yüz yüzeydi. Ağustos'ta yeni bir saha da ihale olacaktı. Bu yeni sahayı alabilmek için mitinge işçileri götürdük. Aynı zamanda İmbat ve Uyar Madencilik de madenci götürdü. Bu ihalenin bir an önce açılmasını istiyorduk. Hükümete, icranını başı olduğunu için bu sahanın ihale edilmesiyle ilgili talebimizi göstermek için mitinge götürdük. Ancak Ağustos'ta ihale yapıldı. Demir Eksport şirketi aldı, biz alamadık” dedi.
Çağdaş Hukukçular Derneği Başkanı Selçuk Kozağaçlı, Doğru'nun hükümetle kurduğu iyi ilişkiler nedeniyle denetim kurullarının maden şirketine “müsamahakar” davrandığını söyledi.
Vous ne pouvez pas poster de nouveaux sujets dans ce forum Vous ne pouvez pas répondre aux sujets dans ce forum Vous ne pouvez pas éditer vos messages dans ce forum Vous ne pouvez pas supprimer vos messages dans ce forum Vous ne pouvez pas voter dans les sondages de ce forum